Halid Zayed, 3 Haziran’da denize açıldığında çok uzağa gitmeyeceğine dair kızlarına güvence verdi.
10 yaşındaki Rahaf babasına, “İsrail gemilerine dikkat et” dedi.
Halid, kızları Rahaf ve 9 yaşındaki kız kardeşi Layan’a öğle yemeği için balık getireceğine söz vermişti.
Halid denize açıldıktan sonra iki kız kardeş Deyr al-Balah sahilinde birkaç saat geçirerek babalarının dönüşünü beklediler.
“Çok açım,” dedi Rahaf kız kardeşine. “Üç büyük balık yiyeceğim.”
Tam o sırada silah sesleri duyuldu. Kızlar korkuyla denize doğru baktılar. İsrail donanması Filistinli balıkçılara ateş açmıştı. Babalarının teknesinden hiçbir iz yoktu, endişelenmişlerdi.
İki kardeş, çok geçmeden bazı balıkçıların kıyıya geldiğini gördüler. Balıkçılar iki yaralı adamı taşıyorlardı. Yaralılar, Halid ve kardeşinden başkası değildi.
Halid ve kardeşi El-Aksa Şehitleri Hastanesi’ne götürüldü ancak Halid için artık çok geçti, aldığı yaralar sebebiyle öldü. Kardeşi ise kurtuldu.
Rahaf, olup bitene anlam verememişti.
Ailesi, Gazze’nin kuzeyindeki Beyt Lahiya’daki evlerinden kaçıp Deyr al-Balah’a taşınmıştı. Rahaf, Deir al-Balah’ın İsrail tarafından “güvenli alan” olarak belirlendiğini biliyordu.
“Peki babam neden öldürüldü?” diye sordu.
Babası ve amcası, İsrail donanmasının oluşturduğu tehdidin farkında oldukları için kıyıya yakın bir yerde avlanıyordu.
“Ama bu İsrail tekneleri onlara merhamet göstermedi. Babam sadece balık tutuyordu,” diye ekledi. “Sadece bizi mutlu etmeye çalışıyordu.”
İsrail’in savaş süresince çok sayıda balıkçıyı öldürdüğü biliniyor. Gazzeli balıkçılar açlık savaşının ortasında vurulma ihtimalini göze alarak denize açılıyor.
Halid, savaş başlamadan önce Gazze’deki yaklaşık 4.000 balıkçıdan biriydi.
Gazze’de kıtlık ve şiddetli açlık yaşanırken, çocuklar açlıktan eriyip giderken balık tutan insanlara saldırması İsrail’in tescilli ahlaksızlığının bir ölçüsüdür.
Kaynak: Mira Haber