“İslam’a girdim” dedi, İsrailli ailesi kurşuna dizdi!

Dinini değiştirdiği için katledildi

35 yaşındaki Arap asıllı İsrailli kadın Sherihan Mishleb, Yahudilikten İslam’a geçtiği için ailesi tarafından tehdit edilmişti. İsrail makamlarının defalarca yapılan yardım çağrılarını görmezden gelmesi sonucu, Mishleb geçtiğimiz Pazartesi gecesi evinde vahşice katledildi.

Yıllardır ailesinden tehdit aldığını belgeleyen Mishleb, olaydan kısa süre önce yayımlanan bir videoda açıkça yardım istemişti. İsrail’in önde gelen medya kuruluşlarından Ynet’te yayınlanan videoda Mishleb, “Dini aşırı bir aileden geliyorum. Durumu sosyal hizmetlere ve polise bildirdim. Her geçen gün daha büyük bir tehlike altındayım,” diyerek yaşamının tehdit altında olduğunu açıkça ilan etmişti.

Ancak ne polis ne sosyal hizmet birimleri harekete geçti.

İslam’a girdi, ailesi dışladı

Müslüman olduğunu ilan eden Sherihan Mishleb, ailesinin yoğun baskısı altında bir süre kadın sığınma evine sığındı. Ancak iddialara göre, ailesi tarafından kandırılarak evine geri dönmeye ikna edildi. Bu geri dönüş, onun sonu oldu.

Mishleb’in cesedi, Abu Snan’daki evinde polis ve sağlık ekipleri tarafından bulundu. Vücuduna defalarca ateş edildiği tespit edildi. Cinayet sonrası aralarında eski eşi ve bazı yakın akrabalarının da bulunduğu 8 kişi gözaltına alındı. Bunlardan 4’ü kısa sürede serbest bırakılırken, 4 kişinin sorgusu sürüyor.

Sherihan Mishleb’in öldürülmesinin sıradan bir aile içi şiddet vakası olmadığı, inanç temelli bir nefret cinayeti olduğu artık açıkça görülüyor. Din değiştirmesi sebebiyle ailesi tarafından dışlanan ve tehdit edilen Mishleb, yalnız bırakıldı. İsrail devleti, vatandaşı olan bu kadının inanç hakkını koruyamadı, dahası yaşama hakkını da.

İsrail’in güvenlik sistemi sessiz kaldı!

Mishleb’in ölümünden sonra gelen tepkiler, sadece bir trajediye değil, devlet destekli bir ihmale odaklanıyor. Defalarca yardım isteyen bir kadının sesi neden duyulmadı? Kendi inancını seçtiği için ailesi tarafından tehdit edilen bir birey neden korunmadı?

İnsan hakları savunucuları, Mishleb’in ölümünü bir “inanç hakkına karşı işlenmiş siyasi bir infaz” olarak tanımladı. Yapılan açıklamalarda, “Eğer din değiştiren bir Yahudi öldürülseydi, dünya ayağa kalkardı. Ama bu sefer katledilen, Müslüman olan bir kadındı. Sessizlik, bu suça ortaklıktır” denildi.

Sherihan Mishleb, Yahudiliği bırakıp İslam’a geçerek büyük bir karar verdi. Bu tercihi, onu ailesinden ve toplumundan kopardı. Ancak onu asıl öldüren, kendisini koruması gereken kurumların sessizliği oldu.

Kaynak: Mira Haber