üişömnbv

“Domuz, ajan” diyordu… Zekkur’un Cevlani ile yeniden görüşmesi gündemde

Suriye’de yıllardır etkin olan Heyet Tahrir el-Şam’ın (HTŞ) eski yöneticilerinden Ebu Ahmed Zekkur, sert suçlamalarla ayrıldığı Ahmet Şara (Ebu Muhammed el-Cevlani) ile yeniden bir araya geldi. Bu gelişme, geçmişteki ağır ithamlarla bugünkü yakınlaşma arasındaki çelişkileri gündeme taşıdı.

5388814794376739194 121

HTŞ’nin 2023 yılına kadar üst düzey isimlerinden biri olan ve “Ebu Ahmed Zekkur” adıyla tanınan Cihad İsa Şeyh, Aralık 2023’te örgütten ayrıldığını duyurmuştu. Ayrılığın ardından yaptığı açıklamalarda:

Ahmet Şara’yı “Allah için değil koltuğu için savaşmakla” suçladı.
Onu, “ABD ve İngiliz istihbaratıyla Bab el-Hava sınır kapısında görüşmek” ve “yabancı savaşçı dosyalarını teslim etmek”le itham etti.
HTŞ’nin Atme ve Atarib’te düzenlenen bombalı saldırıların sorumluluğunu IŞİD’in üzerine yıktığını öne sürdü.
Cevlani için “domuz, ajan, köpek, habis” gibi ağır ifadeler kullandı.
Bu açıklamalar sosyal medyada yayıldı ve YouTube üzerinden ses kayıtları ile gündeme taşındı.

Son gelişmelere göre Ebu Ahmed Zekkur, Suriye Cumhurbaşkanlığı Danışmanlığı bünyesinde “Aşiretlerle İlişkiler Sorumlusu” olarak atandı. Ayrıca, ayrılış döneminde sert ithamlarla hedef aldığı Ahmet Şara ile yeniden bir araya geldi.

Bu durum, iki yıl önce yapılan açıklamalar ile bugünkü tablo arasındaki çelişkilerin sorgulanmasına yol açtı.

Gündeme gelen soru işaretleri

Yaşanan gelişmeler şu soruları gündeme taşıyor:

Eğer Zekkur’un açıklamaları doğruysa, bu ithamların muhatabı olan bir liderle yeniden buluşması nasıl açıklanabilir?
Eğer açıklamalar asılsızsa, bu kadar ağır sözler sarf eden bir isim neden yeniden kritik bir göreve getirildi?
İdlib ve çevresindeki militanlara bu dönüş nasıl izah edilecek?

HTŞ içinde daha önce yaşanan hizipleşmeler, ABD bağlantısı iddiaları ve iç infaz tartışmaları hatırlatıldığında, bugünkü tablo sahadaki güç dengelerinin kişisel hesaplarla şekillendiği yönünde değerlendirmelere kapı aralıyor. Ancak resmi bir açıklama yapılmadığı için sorular şimdilik yanıtsız.

Ebu Ahmed Zekkur’un geçmişteki açıklamalarına dair video kaydı:
https://youtu.be/0nCT0MzLnFk?si=aOqXGs2f2onfQvVq

Türkçe Çevirisi:

Bu daha başlangıç; inşaallah bunların, yani aşağılık ve kin dolu olanların sonu gelecek. Koltuk sahibi o köpek… Allah’ın onun sırtını kırmasını dilerim. Özel kuvvetler, güvenlikçiler getiriyor; bize karşı 200, 300 adam gönderiyor. Allah’ın laneti üzerine olsun. Bu köpeği ben evimde ağırladım. Atme kapısını patlatan hain köpek; el-Atarib’de ve tugayda bombalı araçları patlatıp insanları öldüren de o. O köpek Ebu Ahmed Hudud; Ebu Firas es-Suri ve Ebu Davud Atme ile birlikte. Vallahi hepsini herkesin önünde ifşa edeceğim; kayıtları yayımlayacağım. Atme geçişinde, yani ÖSO/Zenki değişimi sırasında patlatanlar bunlar. Atarib’de ve tugayda tüm araçları bunlar patlattı. Bunlar domuzlar, köpekler; halk onları tanısın. Hâlâ onlardan bile daha köpek olan, gidip biat ve itaat veren aşağılıklar var. Ternüfe halkı bilsin: Ebu Tufeyk ve çetesi, bu yalancı, suçlu köpeğe biat ve itaat verdi. Bize karşı büyüklük taslıyorlar, RPG ile vuruyorlar. Allah’ın laneti üzerlerine olsun. Onları ve suçlarını tek tek ifşa edeceğim. Yaptıkları, rejimin yaptıkları gibi; bugün gözaltına alındığım 2005’i hatırladım: aynı minibüsler, aynı yöntem, aynı tarz. Ama Allah onları kırdı; Allah’ın lütfuyla her alanda onları kıracağım. ÖSO’daki herkes duysun: Şamiye’deki bu köpekler — Ebu’l-İzz ve başkaları — gidip ona biat ettiler. Bölgeyi tamamen yıkmak istiyorlar. Bu yalancı, Ebu’l-Bera ile birlikte Dabiq’te üzerimize köpekleri örgütlüyorlar. Vallahi onları ezip geçeceğim; kabile gücüyle de, askeri güçle de, her şeyde. Biz onları tanıyoruz. Bu köpeği “ben yaptım”; o da biliyor. Koltuk için küçük çocuk gibi ağladığını biliyor. Allah’ın laneti üzerine olsun; vallahi onu ifşa edeceğim, bu yalancı köpeği.

Bir gün onun yanına bir teklif için gittik: “Devlet-Cephe sorununu çözelim; Şûra Meclisi kuralım, Zevahiri’nin cevabı gelene kadar cemaati idare edelim.” Bağdadi de bu işe onay verdi. O ise köpek gibi, korkak gibi ağlamaya başladı; koltuğu için ağladı. Bu düşkün, aşağılık, değersiz adam gidip “devlete” biat etti; ben de cemaate döndüm. O köpek bunları biliyor ve köpek gibi kaçtı; Şam’a kaçtı. Bu domuz Zeyd el-Attar; ikinci domuz Ebu Ahmed Hudud. Allah’ın laneti hepsine olsun. Ey köpekler, sizi evlerimizde ağırladık. Annem — benim için en kıymetli insan — onu evinde misafir etti. Bu domuz, Allah’ın düşmanı! Allah’ın laneti sana olsun ey köpek; Arapça nutuklar atıyorsun, yandaşın “bir fincan kahve” diyor… Siz ne kahve fincanı bilirsiniz ne bir şey. Ey aşağılık, ey adi! Neden sana madalya takacaklar ey köpek? İki eve üç yüz adam gönderdin; on genç için! Bunu ancak rejim yapardı. Allah’ın laneti üzerine olsun. Yaptığınız her şey pislik ve alçaklık; sizin suçlu olduğunuzu biliyorum ve artık kesin olarak biliyorum. Ey yalancılar, ey köpekler! İnsanları ajanlıkla, uyuşturucu ticaretiyle suçluyorsunuz; vallahi ajan olan sizsiniz, uyuşturucu taciri olan da sizsiniz. Allah’ın laneti üzerinize olsun!

Ey köpek, ben ÖSO’dan kimseyi öldürmedim. Ey düşkün, ey alçak! Hainlik eden senin gibiler; Atme kapısına bomba yüklü araçları soktunuz. DAEŞ’e karşı savaşlar en şiddetliyken, kuzeyde, siz bombalı araçları patlatıyorsunuz. Devleti deliyorsunuz, içeri bu elemanları sokuyorsunuz; sen, Ebu Davud ve Ebu Firas… Zenkî’ye yönelik patlamalarda altmış yetmişten fazla insanı öldürdünüz. Allah’ın laneti üzerinize olsun. Eğer adamsanız çıkın karşıma; adam olun! Atarib’deki operasyonların, Atme’de olanların arkasında sen ve Ebu Firas varsınız. Ebu Davud da vardı; devlete sızdınız, devlet adına operasyonlar yürüttünüz. Kiminle oyun oynuyorsunuz siz? Sonunda Ebu Davud’dan rahatsız oldunuz, onu Avrupa’ya yolladınız; fotoğraflarını yayımlayacağım, ey alçaklar, ey pislikler!

Ey köpekler, güvenliğiniz böyle: aranızda vatandaşlık almış bir Türk güvenlikçi; koalisyon dosyalarını, Kürt dosyalarını, MİT dosyalarını takip ediyor. Böyle bir seviyede “güvenlikçi” var. Ey hainler! Ben kardeşlerle ve Türklerle ilişkiyi ayıp görmüyorum. Adam olun: Her gün Türklerle oturuyorsunuz; size helal, başkasına haram mı? Ben Türklerle görüştüm, bana kaynak verdiler; bunda sorun ne? Siz halifelik misiniz, İslami halifelik mi? Bağdadi’nin yaptığından daha beteri sizde; vallahi Bağdadi sizden daha onurlu, cesur, daha yiğitti; sizin alçaklığınızı sezgisiyle anlardı. Devletin yaptığından daha çirkini siz yaptınız. Ben senden ayrıldım ey köpek; ordularını üstüme saldın, ey düşkünler, ey alçaklar! Allah’ın düşmanısın; beni iyi tanıyorsun, uydurmadığımı biliyorsun. Ey köpek, güvenlik açısından hangi gruba bakmadın ki sızmadın! Ey domuz, suikastlardan “temiz” olsan da suçtan temiz değilsin; yaptığın, suikasttan bile daha çirkin. Köpeklerine “şeriat nişanı” taktın; Esed hanedanından kurtulduk, “Şara” hanedanı geldi! Kahrol, alçak, adi, korkak! Vallahi o “nişanı” ayağımla ezerim; hepsini ayağımla ezerim.

Açıkça Türk kardeşlere teşekkür ederim. Biz erkeğiz, utanmayız; ÖSO’daki tüm kardeşlere de teşekkür ederim; onlara karşı çokça hatamız oldu, affetsinler. Bu köpek, bu adiler bize zulmettiler. Ey hain, askerlerini koruyamadın; bana silah yollama! Sen, ey köpek, bize silah yolladın; ama Allah seni rezil etti. Ey “Özgürler”, sizden onlarca kişi öldü. Bu yalancı köpeklerin peşinden gitmeyin; Muhammed el-Vadi’nin arkasından gitmeyin; Hasan Sufan’ın peşinden gitmeyin yalancı, köpek, iftiracı! Ey suçlular, ey alçaklar! “Ajanlık”tan söz ediyorsun; hangi ajanlıktan? Yapmadığın işbirlikçilik kalmadı! Her gün elbise değiştirir gibi taraf değiştiriyorsun; ama sen bunu bedel karşılığında yapıyorsun. Sen “çıkar karşılığı” dönen bir adamsın. Paylaştığınız bilgilerle bütün hapishaneleri açtınız; hepsini istihbarata ve dünyaya açtınız; İngilizlere, Amerikalılara… Amerika ile “güzel ilişkini” övünerek anlatıyorsun; sanki büyük bir imam seni ziyaret etmiş gibi seviniyorsun. Amerikalının sana gelmesine sevinip övünüyorsun. Ey hilekâr, kurnaz; ey aşağılık, değersiz!

Kaynak: Mira Haber 

Bir Cevap Yazın