Mira Haber – Ortadoğu Bağımsız Muhabir Ajansı Tarafsız değiliz. Ancak Mirahaber'de sadece gerçekleri okursunuz.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), Diyanet İşleri Başkanlığı’na Kur’an-ı Kerim meallerini denetleme ve “sakıncalı” bulunan meallerin imha edilmesi yetkisi verdi. Alınan bu karar, kamuoyunda geniş yankı uyandırırken, özellikle İslami ilkelere aykırı görüşleriyle tanınan bazı isimlerin çalışmaları mercek altına alındı.
Yetki kararının ardından imhası gündeme gelen mealler arasında, tartışmalı ilahiyatçı Mustafa Öztürk’ün hazırladığı Kur’an meali de yer aldı. Diyanet kaynaklarına göre, Öztürk’ün mealinde, Kur’an’ın lafzî değil sadece mânevî yönüne odaklanan ve birçok ayetin tarihi bağlamla sınırlı olduğu iddiasına dayanan yaklaşımı, itikadi açıdan sakıncalı bulundu.
Mustafa Öztürk’ten Şov Gibi Tepki: “Mealimi Kendim Yakacağım!”
Kararın ardından sosyal medya hesabından açıklama yapan Mustafa Öztürk, “Bu meal burada kalmaz. Gerekirse ben yakarım!” ifadelerini kullandı. Öztürk, daha önce de “Kur’an Allah kelamı değil, Hz. Peygamber’in tarihsel tecrübelerinin ürünüdür” şeklindeki sözleriyle ciddi tepki toplamıştı.
Akaidî Yönüyle Mustafa Öztürk: Mezhepsiz, Modernist ve Mutezili Etkiler Taşıyan Bir Anlayış
Mustafa Öztürk, Kur’an’ın lafzî yönünü inkâr eden, vahyin Hz. Peygamber’in kalbine doğan “ilham” şeklinde geldiğini öne süren açıklamalarıyla sadece selefî veya ehl-i sünnet çizgisini değil, İslam’ın temel akaidini de zedeleyen bir yaklaşımı benimsemektedir.
Bu tarz yaklaşımlar, Kur’an’ın Allah kelamı olduğu, lafzı ve manasıyla korunmuş ilahi bir kitap olduğu yönündeki kesin inancı reddettiği için, İslam akaidine açıkça aykırıdır. Öztürk’ün yaklaşımı, Ehl-i Sünnet alimlerince sapık ve batıl olarak tanımlanan, tarihselcilik ve modernist yorumların bir karışımıdır. Bu yönüyle görüşleri, mutezile fırkasının akılcı ve nassı inkâr eden yorumlarıyla benzerlik göstermektedir.
Kaynak: Mira Haber