emced medya dan haberlerini anlatiyor isimli belgesel calismasi videolu 01
emced medya dan haberlerini anlatiyor isimli belgesel calismasi videolu 01

Emced Medya’dan “Haberlerini Anlatıyor” isimli belgesel çalışması [VİDEOLU]

Tahrir’uş-Şam’a ait Emced Medya geçtiğimiz günlerde “Hendekler ve Silahlar arasında 300 gün; Haberlerini anlatıyor” başlıklı bir video yayınladı.

Videonun konusu; Tahrir’uş-Şam’ın diğer gruplar ile beraber, siperler ve hendekler arasında geçen 300 günü konu alıyor.

Suriye sahasından çeviri ve makaleleri ile tanıdığımız aktivist Muhammed Atta’nın:

”Emcad Medya’nın yayınladığı “Hendeklerle Silahlar arasında 300 gün” adlı videonun konusu kapsamında, savaş döneminde kaleme alınan yazı, mücahidlerin yürüttükleri mücadele ve ödedikleri bedellerin sadece birkaç gününe tanıklık niteliğinde” dediği, ”Savaşta Geçen Bir Haftanın Muhasebesi” başlıklı yayınladığı yazıyı ilginize sunuyoruz:

                 ”SAVAŞTA GEÇEN BİR HAFTANIN MUHASEBESİ”

”Nizam daha önceki ilerleme yöntemlerinde benimsediği tek bir mihvere odaklanma yerine bu kez ilk defa iki mihverden yoğun saldırılar başlatarak hızlı ilerlemeler kaydetti. Birinci mihver, Rusya milislerinden oluşan 25. tugayın saldırdığı güney İdlib bölgeleri. Diğeri ise İran’a bağlı 4. tugay milislerininin harekat yürüttüğü güney Haleb kırsalı mihveri. Han Şeyhun ve Maarratun-Numan kasabalarının düşmesinden sonra bölgede bir kırılma yaşandığı ve gerilemelerin hızlandığını söyleyebiliriz.

Bu hafta içerisinde tanık olduğum olaylar, gelişmelerin ne kadar hızlı olduğunu tüm yönleriyle gözler önüne serecek nitelikte. Daret İzze bölgesinde geçirdiğimiz birkaç gün içerisinde Haleb Cemiyyetuz-Zehra bölgesine saldırı hazırlıkları yoğun bir tempo ile yürütüldü ve son olarak yaklaşık 100 fedainin hazırlanması ile operasyona start verildi.

Operasyon daha erken yapılması düşünülürken rejimin güney Haleb bölgelerinde ilerleme kaydetmesi ve baskılarını artırması, başlama tarihini birkaç gün daha geciktirdi ve 1 şubat 2020 tarihinde başladı. Normalde sabah namazından sonra başlaması düşünülen operasyon, ancak ikindiden sonra başlayabildi.

Sabah saatlerinde keşif yaparken sinyal kesicinin etkisi ile çok kaliteli bir keşif uçağımız düşürüldü.

Operasyon yönlendirmeli bir buldozerin yollardan bulunan barikatları açması ile başladı. Ancak yönlendirmeli buldozer sadece bizim barikatları açabildi, sonra da bozuldu. Ardından önüne kepçe benzeri bir aparatın yerleştirildiği bir tank düşman barikatlarını açmak için harekete geçti. Hızla ilerleyen tank düşman sahasına girer girmez yoğun ateş altına alındı. Mücahidler de açılan ateşi bastırmak için düşman hatlarına doğru yayılım ateşi açmaya başladılar. Sonuçta tankın düşman bariyerlerini yıkması herkes tarafından büyük bir sevinçle karşılandı. Sefireli bu tank şoförünün cesareti ve yeteneği gerçekten de büyük övgüleri ve ödülleri hak edecek türdendi.

Ardından 1. istişhad aracı harekete geçti. Bizim bariyerleri geçtikten sonra bir ara yoğun duman nedeniyle yolunu karıştırması herkeste tedirginliğe neden oldu. Ancak çok geçmeden yolunu buldu ve hedefe doğru hızla hareket edip düşman askerlerinin toplanma binalarını tam ortasında patladı.

Ardından 2. istişhad aracı harekete geçti ve o da birincisinden daha hızlı bir şekilde belirlenen hedefe doğru hareket ederek, düşman arka hatlarından dolanıp tam istenen noktada infilak etti.

Istişhad arabalarının patlamasının ardından fedailer harekete geçtiler. Ez-Zehra topçu birliği karşısında bulunan binaları ele geçiren fedailer 4 askeri aracı imha etti ve bazı düşman askerlerini öldürdü. Ele geçirdikleri konum itibariyle de topçu birliğinin ikmal yolunu kestiler.

Aynı zamanda belirlenen hedef binalara doğru Tacik, Ğuta, Özbek ve Kafkas birlikleri harekete geçti. Düşman tarafından gelen yoğun ateş nedeniyle bunların hepsi belirlenen noktalara ulaşamadı. Hatta bazıları bina önünde bulunan toprak bariyeri aşma sırasında şehid oldu, bazıları da yaralandı. Bununla birlikte binalara girebilenler, içeride bulunan düşman askerlerini öldürdüler. Bazı düşman askerleri kaçarak bulundukları mevzilerini terk etti.

Bina içerisine sıkışan rejim askerlerinden birisinin üst katlara doğru kaçmaya başladığı fark edilince, mücahidler tarafından kovalanmaya başlandı ve asker bulunduğu apartmanın çatısına çıktı. Ardından gelen mücahidleri görünce korkudan kendisini çatıdan aşağı attı.

Ertesi gün haberlerden öğrendiğimiz resmi rakamlara göre, 5 Rus subayı ve 65 rejim askeri öldürülmüş. Gerçek sayının bundan çok daha fazla olduğunu tahmin ediyoruz. Mücahidler de ise toplan 6 şehid. Allah Teala şehadetlerini kabul etsin.

**

Ertesi gün hiç zaman kaybetmeden güney Haleb’de ilerlemeye çalışan İran milislerine yönelindi. Sahafiyyin bölgesinde Ğuta cemaati büyük fedakarlık gösterdi. Büyük darbeler almalarına rağmen düşman, askerlerini ölüme gönderircesine tekrar tekrar bölgeye sürmeye devam etti. Diğer yandan Raşidin bölgesinde Türkistan mücahidleri benzeri görülmemiş bir sebat sergileyerek Rafızi milislerine büyük kayıplar verdirdiler. Türkistanlıların batısında bulunan Özbekler ise hem saldırı hem de savunmada tarihe geçecek destanlar yazdılar. Tabii yaşanan bu çatışmalarda büyük bedeller de ödediler. Ogün gördüğümüz bir Özbek komutan, sadece Halsa bölgesinde 40 yaralı verdiklerini söyledi. Yine o gün içerisinde bir Türkistan birliğinin tümü ribat noktasına giderken şehid oldu.

**

Zeytan beldesinin düşmesi ile Halsa beldesinde bulunan yaklaşık 50 mücahid muhasarada kaldı. Bu muhasaranın kaldırılması için hızlı bir hazırlığa girildi ve 2 şubat akşamı kardeşler Halsa’ya çıkış yolu olabilecek Kal’aciye bölgesine bir operasyon hazırladılar. Operasyon, önce istişhad aracının girmesi ve ardından mücahid birliklerin köye saldırması şeklinde olacaktı. Ancak tank Kal’aciye köyü bariyerine gelince bozuldu ve orada kaldı. Yoğun ateş altında kalan tank içerisindeki kardeşler şehid edildiler.

Burada çok enteresan bir olay gerçekleşti. Hedeflenen Kal’aciye köyü, ikinci aşamada belirlenen Zeytan köyünden çok daha küçüktü ve Zeytan beldesinin nasıl alınacağı hakkında net bir fikir yoktu. Ancak Allah’ın takdiri ve istişhadçıların bereketi ile, tankın Kal’aciye köyü bariyerlerine varması ile, Zeytan beldesinde bulunan rejim askerleri bölgenin düştüğünü zannederek kaçmaya başladılar.

Akşam üzeri Tacik, Özbek ve Ensardan oluşan mücahid birlikleri termal dürbünlü silahlarla Zeytan köyüne girip temizlik yapmaya başladılar ve gece tamamlanmadan tüm köy mücahidlerin eline geçti. Burada köye girenler arasında Zübeyir Ğazzi’yi de anmalıyız. Yaşı genç olmasına rağmen birçok hayırda birçok kimselerin önüne geçen bu kardeşimiz, fedailikte de birçoklarının önüne geçmiştir. Allah kendisinden razı olsun, onu ümmete faydalı kılsın. Zeytan operasyonunda T90 tankı ve başka birçok büyük ganimetler alındı.

**

4 şubat tarihinde ise, Halsa’dan Hımeyre’ye ve ardından Kal’aciye’ye bir operasyon hazırlandı. Operasyon Azeri bir istişhadçının Hımeyre’de bulunan rejim toplanma noktasına araçla girmesi ile başlayacak ve ardından köyün temizlenmesi ile devam edecekti. Ancak plan istendiği gibi gerçekleşmedi. Azeri kardeşin aracı yolda arıza yaptı ve kardeş arkadan gelen taarruz birliği ile geri dönmek zorunda kaldı. Ancak plandan vazgeçilmedi, ağır silah atışlarının tamamlanması ile köye girildi ve köyün bazı kısımları ele geçirilmeye başlandı.

Bu arada enteresan bir durum daha gerçekleşti: kardeşlerin Hımeyra saldırısı başladığı sırada düşman da Halsa’ya saldırıya başlamıştı. Halsa’nın alınması durumunda Hımeyra’ya giren mücahidler muhasarada kalacaklardı. Ancak Allah Teala düşmanların kalplerine bir korku saldı ve mücahidlerin Hımeyra’ya girdiklerini görünce, saldıran düşman birlikleri hızla geri çekilmeye başladılar. Bu da Halsa beldesinde bulunan Özbek mücahidlere büyük bir moral sağladı.

Hımeyra’nın alınmasıyla birlikte düşman hızlı bir karşı atağa geçti ve bölgeyi çok yoğun bir şekilde ağır silah atışlarıyla bombalamaya başladı. Ardından ağır otomatik silahların takviyesi ile ve bölgede sağlam ev kalmaması nedeniyle, kardeşler geri çekilmek zorunda kaldılar.

Mücahidlerin Hımeyra’dan geri çekilmesinin hemen ardından Isam Tunusi bölge halkından hazırladığı bir birlikle Kal’aciye bölgesine girdi. Bu da düşman için şaşırtıcı bir darbe oldu. Bir BMP zırhlı araç ganimet alındı.

Genel olarak hatlar bu kadar hareketli ve mücahidlerin en büyük sıkıntısı, arka hatlarda bulunan mücahidlerin savaşa iştirak etmemesi. Bir birlik çıkarabilmek için birçok zorluklara giriliyor, bazen yeterli sayı olmadığı için bölgeler çok basit şekilde düşüyor. Düşmanın bu kadar hızlı ilerlemesinin nedeni, açık bir şekilde, çok güçlü olması değil, mücahidlerin ve halkın cihada iştirak etmemeleri.”

Atta: ”Emced Medya’nın yayınladığı “Haberlerini Anlatıyor” filminin 32. dakikasında geçen sahnede yaralanan iki mücahid arasında şu diyalog geçiyor:”

”- Hadi kardeşim! Allah’tan yardım dile, Allah’tan yardım dile.
Ebu Abdullah, aşağı doğru yuvarlanmaya çalış.

– Beni bırak!

– Vallahi seni bırakmayacağım
Allah’a sığınırım!”

‘Nihayetinde yaralı mücahid yaralı kardeşini oradan çıkarıyor.”

Mütercim: Muhammed ATTA

Kaynak: Mira Haber

Yayınlanan haberlerde yer alan düşünceler ve ortaya konulan fikirler veya kişiler Mira Haber’in editöryel politikasını yansıtmayabilir.

İlginizi Çekebilir

Hamas ateşkes teklifini kabul etti, İsrail’in saldırıları sürüyor!

İşgalin Gazze Şeridi’ne yönelik saldırısının 213’üncü gününde , dün gece Refah’ın doğusundaki bölgelerde 11 eve …

Dunya Katliama Kayitsiz Kalmiyor Abddeki Columbia Universitesinde Baslayan Ve Tum Dunyaya Yayilan Universitelerdeki Filistine Destek Protestolari Ingiltereye De Sicradi 1715004622793

İngiltere’nin prestijli üniversitelerinden Gazze’ye dayanışma mesajı

Cambridge ve Oxford üniversitelerindeki öğrenciler Pazartesi günü erken saatlerde üniversite arazisinde Filistin yanlısı kamplar kurarak …