Mira Haber – Ortadoğu Bağımsız Muhabir Ajansı Tarafsız değiliz. Ancak Mirahaber'de sadece gerçekleri okursunuz.
Gazze’de savaşın en sessiz ama en korkunç çığlığı prematüre bebeklerden geliyor. İsrail’in aylardır uyguladığı abluka nedeniyle, bölgedeki hastaneler kritik düzeyde bebek maması ve tıbbi malzeme eksikliğine sürüklendi.
Nasser Tıp Kompleksi Çocuk Sağlığı Direktörü Dr. Ahmad Al-Farra’nın ifadesiyle, Gazze’deki yenidoğanlar “ölümle yarışıyor.” Özellikle prematüre bebekler için hayati önem taşıyan özel mama, steril süt ve tedavi destekli solunum cihazlarının yokluğu, önümüzdeki 48 saat içinde art arta bebek ölümlerinin kaçınılmaz hale geleceğini gösteriyor.
“Durum tam bir felaket,” diyen Al-Farra, uluslararası toplumun sessizliğini kırmaya çağırdı. UNICEF, Dünya Sağlık Örgütü ve diğer sağlık kurumlarının, İsrail üzerinde baskı kurarak tıbbi yardımların ve bebek mamalarının girişine acil izin sağlanmasını istedi.
Gazze’de hastaneler sadece elektrik ve ilaçsız değil, aynı zamanda çaresiz. Her yeni doğan bebek, bir ventilatör kuyruğunda beklerken nefes alamıyor; her annenin kucağında artık umut değil, korku var.
“Her saat önemli. Gecikme, doğrudan ölümdür,” diyen Dr. Al-Farra, her dakikanın bebeklerin kalp atışını susturabileceğini söylüyor.
Gazze’nin güneyindeki sağlık merkezleri neredeyse tamamen işlemez hale gelmiş durumda. En temel tıbbi cihazların çalışmadığı, personelin yetersiz kaldığı, soğutma sistemlerinin devre dışı olduğu bir ortamda binlerce bebek ölümle burun buruna.
İsrail’in, bebek mamasını ve ilaçları “güvenlik riski” sayarak geçişe izin vermemesi, bu dramı daha da derinleştiriyor. Oysa bu abluka bir güvenlik önlemi değil, doğrudan yaşam hakkını hedef alan kolektif bir cezalandırma biçimi.
Kaynak: Mira Haber
