image 2025 12 27 20 33 58

Eş Şebab’ın Somaliland açıklaması: “İsrail’e karşı silahlarımızla duracağız!”

İşgalci İsrail’in Somaliland devletini tanıma kararının hemen ardından Somali’de faaliyet gösteren El Kaide bağlantılı Eş Şebab, yayımladığı açıklamayla İsrail’e karşı silahlı mücadele yürüteceğini duyurdu

Eş Şebab hareketi, açıklamasında İsrail’in Somaliland’ı tanımasını yalnızca diplomatik bir adım olarak değil, Somali topraklarına yönelik daha geniş kapsamlı bir nüfuz girişimi olarak değerlendirdiğini ileri sürdü. Örgüt, bu sürecin kuzeybatı Somali’deki mevcut yönetim üzerinden ilerletildiğini savundu.

Örgütün sözcüsü Ali Muhammed Rage’nin yayımladığı yaklaşık 9 dakikalık video bildiride, İsrail’in Somaliland’ı egemen bir devlet olarak tanımasının, “Somali topraklarının bazı bölümlerine yayılma niyetini ortaya koyduğu” vurgulandı. Açıklamada, bu adımın Filistin’de devam eden savaş ve İsrail’in bölgesel politikalarıyla bağlantılı olduğuna da değinildi.

Eş Şebab, İsrail’in Somaliland’ı tanıyan ilk ülke olmasını “Somali’nin egemenliğine yönelik tehdit” olarak nitelendirirken, Somali halkına da bu sürece karşı dikkatli olmaları çağrısında bulundu.

Eş Şebab’ın açıklamasında şu ifadeler yer alıyor.

Hamd; İslam’ı yardımıyla aziz kılan, şirki kahrederek alçaltan, işleri emriyle yürüten ve kâfirleri kendi tuzaklarıyla adım adım felakete sürükleyen Allah’a mahsustur. O Allah ki, işleri adaletiyle takdir etmiş, takva sahiplerine de sonu fazlıyla güzel kılmıştır. Salât ve selam, Allah’ın kılıcıyla İslam’ın sancağını yükselttiği kimsenin üzerine olsun.

Bundan sonra;

Yüce Allah şöyle buyurmuştur:

“İman edenlere karşı düşmanlıkta insanların en şiddetlisi olarak Yahudileri ve müşrikleri bulacaksın.”

Yüce Allah, Kur’an’da bize açıkça bildirmiştir ki Yahudiler ve müşrikler, Müslümanlara karşı en azılı düşmanlardır. Bu düşmanlık belli bir zaman ya da belli bir durumla sınırlı değildir. Aksine, Yahudilerin bulunduğu her yerde, kıyamete kadar sürecek bir düşmanlıktır. Bu, kökleşmiş bir kin, derin bir düşmanlık ve her Müslümana karşı beslenen özel bir nefrete dayanmaktadır.

Allah’ın bize Yahudiler hakkında verdiği bu tanım, bizim de onları bu vasıflarıyla tanımamızı, onlardan sakınmamızı, onlara karşı dikkatli olmamızı ve şerlerinden uzak durmamızı gerektirir. Yahudiler, Allah’ın lanetine uğrattığı kimselerdir. Allah onları, sözlerine güvenilmeyecek, verdikleri sözleri bozan bir topluluk olarak nitelemiştir.

Onlar, Allah’ın gönderdiği peygamberleri öldürmeye kalkışmış, Peygamberimiz Muhammed’e (sallallahu aleyhi ve sellem) de suikast girişiminde bulunmuşlardır. Ancak Allah, Peygamberini onların tuzaklarından korumuştur.

Bugün geldiğimiz noktada Yahudiler, İslam’ın karşı karşıya olduğu en büyük düşmandır. İslam ümmetinin başına gelen her türlü kötülüğün arkasında onlar vardır. Mescid-i Aksa’yı zorla işgal etmiş durumdadırlar. Burası, İslam’daki fazilet bakımından üçüncü kutsal mescittir ve Peygamberimizin Miraç gecesinde bulunduğu yerdir. Ayrıca Filistin’deki Müslüman kardeşlerimize karşı tarihte eşi benzeri görülmemiş zulümler uygulamaktadırlar.

Bütün bunlar ortadayken, Allah bizi bu düşmanlıktan sakındırmışken, bugün bu lanetli yönetimin -İslam’ın mukaddes mekânlarını işgal eden bu yapının- Somali topraklarının bir kısmına göz diktiğini duyuyoruz. Bunu da, kuzey ve batı bölgelerinde bulunan irtidat yönetimini sözde “tanıma ve destekleme” iddiasıyla yapmaktadır.

Biz, Mücahitler Hareketi olarak, Yahudilerin Somali topraklarının herhangi bir bölümünü ele geçirmesine, kullanmasına ya da burada varlık göstermesine kesin olarak karşıyız. Bunu reddediyoruz ve Allah’ın izniyle buna karşı savaşacağız.

Bugün Netanyahu öyle bir noktaya gelmiştir ki, onu destekleyen Haçlı ülkeler bile artık ondan uzaklaşmaktadır. Dünyanın birçok yerinde tutuklanması konuşulmakta, hatta Somali hava sahasına girmesi bile gündem olmaktadır. Buna rağmen bazı Somali çevrelerinin bu tanıma meselesine sevinmesi büyük bir yanılgıdır. Tarihte Yahudilerin bir ülkeye ya da bir halka hayır getirdiği görülmemiştir. Girdikleri her yere yıkım, felaket ve sahip olunan her şeyin gaspını götürmüşlerdir.

Yahudiler, Allah’ın lanetlediği bir topluluktur. Nereye giderlerse bu laneti de beraberlerinde götürürler. Bugün Somali’ye taşımak istedikleri şey de budur. Ancak Allah’ın izniyle buna asla müsaade edilmeyecektir.

Yüce Allah şöyle buyurmuştur:

“İsrailoğullarından inkâr edenler, Davud ve Meryem oğlu İsa’nın diliyle lanetlenmişlerdir. Bu, isyan etmeleri ve haddi aşmaları sebebiyledir. Onlar birbirlerini işledikleri kötülüklerden alıkoymazlardı. Yaptıkları şey ne kötüydü.”

Yine Allah şöyle buyurmuştur:

“Nerede bulunurlarsa bulunsunlar, Allah’ın ipine ve insanların ipine sığınmadıkça üzerlerine zillet damgası vurulmuştur. Allah’ın gazabına uğramışlar ve miskinliğe mahkûm edilmişlerdir. Bunun sebebi Allah’ın ayetlerini inkâr etmeleri ve peygamberleri haksız yere öldürmeleridir.”

Somali halkına ve tüm Müslümanlara çağrımız şudur:

Yahudilerin ülkemizde üs kurma ve topraklarımızın bir kısmına yerleşme girişimlerine karşı durun. Onların bu adımı, sözde tanıma meselesini bahane ederek atılmıştır. Yahudilerin bize dayatmak istediği aşağılanmayı kabul etmeyin, bu kötülüğe rıza göstermeyin.

Tarih, Somali halkının Yahudileri ülkesinde ağırladığını, onlara toprak verdiğini ve kutsallarına saldırmalarına izin verdiğini yazmamalıdır. Filistin’de Müslüman kanı akarken, böyle bir tutum kabul edilemez.

Biz, daha önce de Yahudileri tanıyan ve Filistin’deki Müslümanlara yapılan zulme ortak olan mürted yönetimi uyardık. Mescid-i Aksa işgal altındayken ve her gün dinimize ve mukaddeslerimize saldırılar sürerken, bu yapıların Somali’de huzur ve güven içinde yaşamasına izin verilemez.

Kadın-erkek, genç-yaşlı herkesin, Yahudilere ve onlara hizmet eden mürtetlere karşı durması gerekir. Biz, Genç Mücahitler Hareketi olarak, Allah’ın izniyle dinimizi, ülkemizi ve halkımızı savunmak için bu mücadelenin ön safında yer alacağız.

Allah’ın, onları “maymunlar ve domuzlar” olarak nitelediği bu lanetli topluluğa karşı, âlimlere de çağrıda bulunuyoruz: Allah’ın kendilerine yüklediği emaneti yerine getirsinler; hakkı açıklasınlar, kötülüğü yasaklasınlar, iyiliği emretsinler. Bunu yaparlarsa, dünya ve ahirette mükâfat vardır; terk ederlerse, dünya ve ahirette azap vardır.

Allah şöyle buyurmuştur:

“Hani Allah, kendilerine kitap verilenlerden, onu insanlara açıklamalarını ve gizlememelerini istemişti. Ama onlar onu arkalarına attılar ve karşılığında az bir bedel aldılar.”

Yine Allah buyurmuştur:

“Allah’ın ahdini az bir bedelle satmayın. Eğer bilirseniz, Allah katında olan sizin için daha hayırlıdır.”

Son olarak şunu söylüyoruz:

Bugün en büyük kötülük, inkârcılara boyun eğmektir. En büyük iyilik ise tevhid üzere durmak, ümmeti uyarmak, Allah yolunda mal ve canla mücadele etmektir. Bu, âlimlerin yerine getirmesi gereken bir görevdir.

Başarı yalnız Allah’tandır. Allah’ın selam, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun.

Uluslararası güvenlik raporlarına göre Eş Şebab, Somaliland bölgesinde sınırlı bir varlığa sahip bulunuyor. Örgüt, yaklaşık 17 yıldır Somali Federal Hükümeti’ne karşı silahlı bir isyan yürütüyor. Ayrıca başkent Mogadişu’yu ele geçirmelerine neredeyse kilometreler kalmış bulunmakta.

İsrail’in tanıma kararına Somali Federal Hükümeti sert tepki göstererek bunu “egemenliğe yönelik kasıtlı bir saldırı” olarak nitelendirdi. Türkiye, Mısır, Körfez İşbirliği Konseyi üyesi ülkeler ve İslam İşbirliği Teşkilatı da kararı kınadı.

Yaklaşık Fransa’nın üçte biri büyüklüğündeki Somaliland, 1991 yılında Somali’den tek taraflı ayrıldığını ilan etmiş, kendi para birimi, güvenlik güçleri ve idari yapısını oluşturmuştu. Uluslararası alanda resmî tanınma elde edememesi nedeniyle siyasi ve ekonomik izolasyon yaşayan bölge, İsrail’in kararını “tarihi bir adım” olarak değerlendirdi ve İbrahim Abraham Anlaşmaları’na katılma isteğini dile getirdi.

Kaynak: Mira Haber

Bir Cevap Yazın