İslam’ın sade, sahih ve Kur’an-Sünnet temelli yapısı; her çağda olduğu gibi bugün de hurafelerle kirletilmeye çalışılıyor. Türkiye’de kamuoyunun yakından tanıdığı “hurafe reis” figürünün bir benzerleri Arap dünyasında da boy göstermeye başladı.
Sosyal medya platformlarında milyonlara ulaşan Arapça videolarda, sarık ve cübbe giymiş bazı şahıslar, İslam’a dair hiçbir dayanağı olmayan, uydurma ve absürt iddiaları “hadis” ve “fıkıh” kisvesiyle insanlara sunuyor. Üstelik bunu yaparken ne ilmî sorumluluk taşıyorlar ne de ümmetin aklıyla alay ettiklerinin farkındalar.
Birkaç örnek ise tam anlamıyla pes dedirtiyor:
“Karpuz yerseniz şu kadar sevap alırsınız” diyen sözde hadis uydurucusu, meyve tüketimini dini boyuta taşıyor.
Bir diğeri, “Pijamanızı bir başkası giyerse sizin yerinize geçer” gibi hiçbir temele dayanmayan, hurafe dolu bir sözle ekran karşısında konuşuyor.
Kimisi daha da ileri giderek sosları haram, bazı yiyecekleri (örneğin salça türü ürünleri) ise din dışı ilan ediyor.
Bu tür videolar, sadece İslam’ın ruhunu değil, milyonlarca insanın din algısını da zehirliyor. Giydikleri sarık ve cübbenin oluşturduğu “güvenli görüntü”, bu saçmalıkların yayılmasını kolaylaştırıyor. Dışarıdan bakanlar için bu kişiler “âlim” gibi görünse de, aslında cehaletlerini cübbe ile pazarlayan hurafe tüccarlarından başka bir şey değiller.
Bu mesele sadece dinî bir yozlaşma değil, aynı zamanda ümmetin akıl sağlığına yönelik ciddi bir tehdittir. Çünkü uydurulan her “sevap vaadi” ve her “haram ilanı”, gerçek dinî ölçüleri gölgede bırakıyor; Kur’an ve sahih sünnetin yerini, popüler hurafe içerikler almaya başlıyor.
Ulemanın ve sağduyulu Müslümanların bu konuya sessiz kalmaması gerekiyor. Bugün sessiz kalınan her uydurma, yarın bir çocuğun zihninde “din budur” algısıyla yerleşebilir.
Kaynak: Mira Haber
Mira Haber – Ortadoğu Bağımsız Muhabir Ajansı Tarafsız değiliz. Ancak Mirahaber'de sadece gerçekleri okursunuz.