
ABD Temsilciler Meclisi’nin, Sezar Yasası’nın kaldırılmasını içeren yasayı onaylamasının ardından ortaya çıkan detaylar, Suriye’deki sözde “muhalif” isimlerden Ahmet Şara’nın korkunç tavizini ve büyük dönüşünü gözler önüne serdi.
ABD, yaptırımları kaldırmak için Şara’ya ve rejime 3 ana koşul sundu: IŞİD’e karşı mücadele, yabancı savaşçıları devletten uzaklaştırma ve azınlık haklarını koruma. Ancak tüm bu koşulların arkasında asıl ve en büyük şart, “Şeriat’ın getirilmemesi” idi.
İŞTE BÜYÜK İHANET VE DÖNÜŞ!
Ahmet Şara, yıllarca Esed rejimine karşı verilen mücadelenin başında, “Şeriat’ı getirmek için savaşıyoruz” diye haykıran bir isimdi. Binlerce mümin, bu dava uğruna canını verdi. Ancak Şara, iktidar koridorlarına yaklaştıkça ve ABD’nin masasına oturdukça, tüm bu söylemleri unuttu.
“ESED’İN HUKUKUYLA YÖNETİLEN BİR DEVLET!”
Bugün geldiğimiz nokta içler acısıdır. Şara ve ekibi, ülkede kontrolü sağladıklarını iddia ediyorlar. Peki soruyoruz:
-
Madem Esed, İran ve Rusya yenildi,
-
Madem ülke ele geçirildi,
-
Neden 1 yıldır şeriat anayasası yapılmadı?
-
Neden hâlâ Esed’in laik, Batıcı hukuk sistemiyle devam ediliyor?
CEVAP AÇIK: ABD DESTEĞİ UĞRUNA DAVADAN VAZGEÇİLDİ!
Ahmet Şara, ABD’nin ekonomik yardımını ve yaptırımların kaldırılmasını garantilemek için, yıllarca uğruna savaştığı Şeriat davasından vazgeçti. ABD’nin 6 ayda bir denetleyeceği bir “kukla yönetim” olmayı, Allah’ın indirdiği hükümlerle hükmetmeye tercih etti.
ALLAH’IN YARDIMINI, ABD’NİN YARDIMINA SATTI!
Bu, tarihe geçecek büyük bir ihanet ve aldatmacadır. Ahmet Şara, artık müminlerin değil, Washington merkezli stratejistlerin emrinde hareket eden bir figüre dönüşmüştür. Geçmiş zamanlarda kendisinin söylemiyle ABD’nin azabından korkup, Allah’ın azabını göze almıştır.
Kaynak:MiraHaber
Mira Haber – Ortadoğu Bağımsız Muhabir Ajansı Tarafsız değiliz. Ancak Mirahaber'de sadece gerçekleri okursunuz.