Mahir Eş-Şara uyuşturucu satıcısını affetti; ticaretinin yolunu açtı!

Mersumi’ye tütün ithal yetkisi: Kirli geçmişe resmî kılıf

Hakkında tutuklama kararı bulunan, mal varlığına el konmuş ve evi güvenlik güçleri tarafından basılmış olan Mersumi’ye, Suriye rejimi tarafından tütün ithalatı ve satışı yetkisi verildi. Mersumi, Deyrizor’da İran Devrim Muhafızları’nın yerel uzantısı olarak tanınıyor.

Birkaç ay önce Şam’da Kültür Bakanı ve Sağlık Bakanı Mahir eş-Şera ile bir araya gelen Mersumi, bu görüşmelerin ardından adeta aklandı. Deyrizor güvenlik makamlarının hakkında çıkardığı tutuklama kararı devre dışı bırakıldı, el konulan mallar sessizce iade edildi, güvenlik dosyası kapatıldı.

Bu süreci mümkün kılan isim ise Musab el-Hifl oldu. Rejimle doğrudan bağlantı kurarak Mersumi adına Şam’da arabuluculuk yaptı. Bu temasların ardından Mersumi’ye “güvence” verildi ve bir uzlaşma süreci işletildi. Ardından Mersumi, resmi makamlarla yeniden görüşmeler gerçekleştirdi ve şirketine tütün ithalat ve satış lisansı verildi.

Ancak kamuoyunun sorması gereken temel soru şu:
Daha düne kadar aranan bir kişi, nasıl oluyor da bir anda “meşru yatırımcı”ya dönüşüyor?

Mersumi’nin geçmişi oldukça açık:

İran Devrim Muhafızları ile iş birliği,
Deyrizor’da halk aleyhine yürütülen operasyonlara katılım,
Güvenlik güçlerinin doğrudan hedefinde olması.
Tüm bunlara rağmen bugün, ticari faaliyet yürütmesine izin verilmesi, rejimin suçluları sistem içi pazarlıklarla aklamaya yönelik uygulamalarının tipik bir örneği haline geldi.

Kamu kaynaklarına dayalı belgeler, Mersumi’nin Mahir eş-Şera ile ticari ortaklık içinde olduğunu gösteriyor. Aralarındaki ilişki, yalnızca bir ziyaret değil; mali çıkar birlikteliğine dayanıyor.

Bu olayın anlamı açıktır:

Yeni yönetim, kendi denetimi altındaki kişi ve grupları suçtan azade kılmakta,
Ticaret lisanslarını ceza temizleme aracı olarak kullanmakta,
Hukuku değil, sadakati esas almaktadır.
Mersumi örneği; rejimle yakınlığı olan her suçlunun, devlete “yatırımcı” sıfatıyla entegre edilebileceğini gösteren çarpıcı bir örnektir. Tütün ithalatı gibi stratejik bir alana, güvenlik tehdidi olarak görülen bir ismin sokulması ise yeni yönetimin meşruiyet değil, menfaat eksenli davrandığını ortaya koymaktadır.

Kaynak: Mira Haber