Bomba iddia: Türk jetleri İsrail için havalandı!

  1. Türkiye, Kürecik’teki NATO radar üssü üzerinden İsrail’e İran saldırıları sırasında istihbarat sağlandığı iddialarını resmen yalanladı. Ancak aynı günlerde, İsrail yanlısı söylemleriyle tanınan Amerikalı gazeteci Emily Schrader’ın iddiaları, gündeme bomba gibi düştü Schrader’a göre sadece radar değil, doğrudan Türk savaş uçakları bile İran füzelerine müdahale etti.

Arap medyasına yansıyan haberlerde, İran’ın İsrail’e yönelik füze saldırısından İsrail’in “önceden haberdar” olduğu, bunun sırrının ise “BAE ve Türkiye’deki radar üsleri” olduğu yazılmıştı. Zira Kürecik’teki NATO radar üssü, doğrudan İran’dan gelen balistik tehditleri erken tespit edecek şekilde inşa edilmişti. Resmî açıklamalara göre ise bu üs sadece NATO çerçevesinde kullanılıyor ve İsrail’e veri aktarımı söz konusu bile değil.

Ancak Amerikalı-İsrailli gazeteci Emily Schrader, İran’ın İsrail’e saldırdığı gece, İran’a ait füzelerin hedeflerine ulaşmasını engelleyen ülkeleri sayarken şunları söyledi:

“İran’ın füzelerine müdahale eden ülkeler arasında Ürdün, Suudi Arabistan, BAE ve hatta Türkiye uçakları vardı.”

Bu açıklama, Ankara’nın “radarlarımız sadece NATO’ya veri verir” tezine zıt olmakla kalmıyor, Türkiye’nin doğrudan askeri angajmana girdiğini de öne sürüyor. Schrader’in iddiaları, yalnızca radar istihbaratıyla sınırlı bir iş birliği değil, açık şekilde İran’a karşı hava sahasında fiilî bir müdahaleyi gösteriyor.

Türkiye’deki NATO toprağı

Kürecik üssü, resmen Türkiye topraklarında ama fiilen Türkiye’nin olmayan bir alan. NATO kontrolünde, ABD’nin yönettiği bir sisteme ev sahipliği yapıyor. Türkiye, bu radar sisteminden doğrudan veri alamazken, ABD’nin bu verileri İsrail’le “özel mekanizmalarla” paylaşması ihtimali, geçmişte defalarca gündeme geldi.

İlginç olan, Türkiye’nin bu durumu defalarca inkâr etmesine rağmen, her sıcak çatışma döneminde Kürecik’in adı yeniden aynı bağlamda anılıyor.

“Beşinci kol faaliyetleri”

Türkiye Cumhuriyeti İletişim Başkanlığı’na bağlı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), radar iddialarını “beşinci kol faaliyeti” olarak nitelendirdi. Bu tabir, devletin içinden ya da toplumdan bazı unsurların düşmanla iş birliği yaparak ülkeyi zayıflatma çabalarını tanımlamak için kullanılıyor.

Ankara, bir yandan İsrail’in bölgede istikrarsızlık yaratan eylemlerine karşı olduğunu ve İsrail’in NATO tatbikatlarına dahi katılmasını istemediğini söylüyor. Ancak diğer yandan, sahada durumun çok daha farklı olduğuna dair iddialar gündemden düşmüyor.

Kaynak: Mira Haber

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir