Kudüs parçalara bölünüyor; Doğu’ya binlerce konutluk yeni yerleşim!

İsrail’in aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, işgal altındaki Doğu Kudüs’ün doğusunda yaklaşık 3 bin 380 konutluk yeni bir Yahudi yerleşim planını onayladı. Karar, Kudüs’ün demografik yapısını kalıcı biçimde değiştirmeyi hedefleyen adımların son halkası olarak değerlendiriliyor.

İsrail medyasında yer alan haberlere göre, hükümet içinde yerleşim politikalarının baş aktörlerinden biri olan faşist Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Doğu Kudüs’ün doğu hattında yer alan geniş bir alanı kapsayan yeni yerleşim projesine resmen onay verdi. İsrail Kanal 7’nin aktardığı bilgilere göre plan, yaklaşık 3 bin 380 konut birimini içeriyor ve bölge “stratejik güvenlik kuşağı” olarak tanımlanıyor.

Söz konusu yerleşim planının, Doğu Kudüs’ü Batı Şeria’dan fiilen koparmayı amaçlayan uzun vadeli bir stratejinin parçası olduğu belirtiliyor. Projenin hayata geçirilmesi halinde Filistin mahalleleri arasındaki coğrafi bütünlüğün daha da parçalanacağı, Kudüs’ün doğu aksında Filistin varlığının ciddi biçimde daralacağı ifade ediliyor.

İsrail hükümetine yakın kaynaklar, yerleşimin “Kudüs’ü doğudan çevreleyen ve İsrail egemenliğini güçlendiren” bir adım olduğunu savunurken, Filistinli çevreler ve insan hakları örgütleri bu hamleyi “fiili ilhak ve etnik mühendislik” olarak nitelendiriyor.

Aşırı sağcı söylemleriyle bilinen Smotrich, daha önce yaptığı açıklamalarda yerleşim faaliyetlerini açıkça savunmuş, Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te Filistin devleti ihtimalini tamamen ortadan kaldırmayı hedeflediklerini dile getirmişti.

Smotrich’in yetkileri, son dönemde maliye bakanlığının yanı sıra işgal altındaki topraklarda sivil idare üzerinde de genişletilmişti. Bu durum, yerleşim projelerinin bürokratik engellere takılmadan hızla ilerlemesini sağlıyor.

Uluslararası hukuka göre Doğu Kudüs ve Batı Şeria, işgal altındaki topraklar olarak kabul ediliyor. Birleşmiş Milletler kararları ve uluslararası sözleşmeler, işgalci gücün bu bölgelerde yerleşim inşa etmesini açıkça yasaklıyor.

Kararın açıklandığı dönemde uluslararası toplumdan güçlü ve bağlayıcı bir tepkinin gelmemesi ise dikkat çekiyor. Daha önce benzer adımlarda olduğu gibi, İsrail’in fiili uygulamalarla sahayı şekillendirdiği, tepkilerin ise çoğu zaman açıklama düzeyinde kaldığı biliniyor.

Yeni yerleşim planının hayata geçirilmesi halinde, Doğu Kudüs’te gerilimin daha da tırmanması ve Filistinlilere yönelik baskıların artması bekleniyor.

Kaynak: Mira Haber