kuba

İsrail’e Yönelik Açılan Soykırım Davasına Müdahil Oldu!

Siyonist İsrail İçin Açılan Soykırım Davasına Müdahil Olma Talebi!

Küba, Güney Afrika’nın İsrail’e karşı Birleşmiş Milletler’de açtığı soykırım davasına taraf olmak amacıyla resmi bir başvuruda bulundu. Yapılan açıklamada, Filistinlilere yönelik uygulanan politikaların açık bir şekilde bir soykırım niteliği taşıdığı ifade edilerek, uluslararası toplumun bu konuya kayıtsız kalamayacağı vurgulandı. Bu açıklama, Filistin halkının maruz kaldığı durumların küresel düzeyde daha fazla dikkat çekmesini hedefleyen önemli bir adım olarak değerlendirildi.

Dün gece Uluslararası Adalet Divanı, Küba’nın Mahkeme Tüzüğü’nün 63. maddesi uyanca, Sözleşme’nin uygulanmasına ilişkin davaya müdahil olma beyanını Mahkeme Yazı İşleri Müdürlüğü’ne sunduğunu açıkladı. Bu beyan, Gazze Şeridi’ndeki Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılmasına İlişkin Sözleşme ile bağlantılı olarak yapılmıştır.

israil gazze oh6a cover 2hf4 cover adrr cover.jpg

Divan Tüzüğü’nün 63. maddesine göre, davada ilgili devletlerin dışında kalan diğer devletlerin taraf olduğu bir anlaşmanın yorumlanması konusunda tereddüt yaşanma durumunda, bu devletler yargılamaya müdahale etme hakkına sahiptir. Bu halde, mahkemenin söz konusu davada vereceği kararın yorumu bu devletler için de bağlayıcı olacaktır.

29 Aralık 2023’te Güney Afrika, İsrail’e soykırım suçlamasıyla uluslararası bir dava açtı. Bu davaya Nikaragua, Kolombiya, Libya, Meksika, Filistin, İspanya, Türkiye ve İrlanda gibi pek çok ülke de dahil oldu.

Küba’nın, Güney Afrika’nın İsrail’e karşı Uluslararası Adalet Divanı’nda (UAD) açtığı soykırım davasına “müdahil olma” talebinde bulunduğu bildirildi. Küba hükümeti, Güney Afrika’nın 1948 tarihli Birleşmiş Milletler Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi kapsamında İsrail aleyhinde başlattığı hukuki sürece katılma kararı aldığını açıkladı.

Gazze Şeridi’nde devam eden saldırılarla ilgili yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: Uluslararası insancıl hukukun ihlali ve İsrail’in apartheid rejimi uygulamaları, tek başına birer suç niteliği taşımaktadır. Ancak bu eylemler, İsrail’in işgalci bir güç olarak sürdürdüğü genel soykırım politikasının bir uzantıolarak değerlendirilmektedir. Birleşmiş Milletler sisteminin, Filistin halkına yönelik hak ihlallerine karşı yıllardır yetersiz kaldığına dikkat çekilen açıklamada, Uluslararası Adalet Divanının Filistin halkı için son umut olduğu ifade edildi. Ayrıca, açılan davanın, sözleşmenin sladığıvencelerin hayata geçirilmesi açısından kritik bir adım olduğu vurgulandı.

 

KAYNAK: MiraHaber

Bir Cevap Yazın