Şam’ın merkezinde, Bahsa bölgesinde başlatılan ve 32 katlı olması planlanan Cevher Kulesi (Burc el-Jawhara) projesi, yalnızca bir ekonomik yatırım değil, aynı zamanda bölgesel dengeleri ilgilendiren stratejik bir hamle olarak görülüyor.
Suudi Arabistan tarafından desteklenen ve 100 milyon dolar değerindeki bu proje, Suriye’nin yıkılmış altyapısında dikkat çekici bir gelişme.
Ancak bu yatırımın zamanlaması ve aktörleri, bölgedeki bazı gözlemciler tarafından İsrail’in genişleme ve kuşatma politikaları bağlamında okunuyor.
İran’a karşı Arap ülkeleriyle normalleşme sürecine hız veren Tel Aviv yönetimi, Suriye’deki dengeleri kendi lehine çevirmeye çalışıyor. Bu noktada Riyad’ın Şam’daki ekonomik hamlesi, sadece kalkınma değil; İsrail’in tehdit algısını şekillendirecek bir pozisyon alma çabası olarak da değerlendiriliyor.
Bu yatırım, Suriye halkının gerçek ihtiyaçlarını mı karşılayacak, yoksa yeni bir eksen mi inşa ediyor?
Şam’ın kalbinde yükselen bu kule, Suriye’nin direniş hattını mı zayıflatacak yoksa güçlendirecek mi?
İsrail’in, Suriye üzerindeki askeri ve istihbari varlığı sürerken bu tarz yatırımlar nasıl bir sonuç doğuracak?
Savaşla harap olmuş Suriye’nin geleceği, yalnızca yatırımlarla değil, bağımsızlık, egemenlik ve stratejik uyanıklık ilkeleriyle şekillendirilebilir.
Kaynak: Mira Haber
Mira Haber – Ortadoğu Bağımsız Muhabir Ajansı Tarafsız değiliz. Ancak Mirahaber'de sadece gerçekleri okursunuz.