İşgalci İsrail’de savcılık, üç Türk vatandaşı hakkında ağır suçlamalar içeren bir iddianame hazırladı
Oktay Aşçı, Rahman Gökyer ve Yunus Özel isimli üç vatandaş, silah kaçakçılığı, İsrail’e yasadışı yollardan sızma ve terör eylemine yardım sağlama girişimiyle suçlanıyor. Tutuklular, dava süreci tamamlanana kadar cezaevinde kalacak.
Savcılığın iddianamesine göre sanıklar, Türkiye’den İsrail’e Ürdün üzerinden uzanan bir silah sevkiyat hattı kurmayı planladı. Üçlü, geçtiğimiz ay Kinneret Gölü’nün güneyindeki Kibbutz Sha’ar Hagolan yakınlarında sınırı yasa dışı şekilde geçtikten sonra yakalandı.
Oktay Aşçı’nın 2023 başında çalışma vizesi olmadan inşaat işçisi olarak İsrail’e girdiği ve Temmuz 2024’te sınır dışı edildiği belirtildi. İddiaya göre bu dönemde Aşçı’nın, yurt dışında yaşayan ve silah kaçakçılığı ağlarını yöneten Ahmet Pırıldar adlı Türk asıllı bir şahısla irtibat kurduğu tespit edildi.
Pırıldar’ın planına göre, İranlı silah tüccarları üzerinden sağlanan silahlar Ürdün’e gönderilecek, oradan da kamyonlarla İsrail’e sokulacaktı. Aşçı’nın görevi, sınırın İsrail tarafında silahları teslim almak ve dağıtımı organize etmekti. Ayrıca elde edilen gelirleri de yönetecekti.
İddianamede, Aşçı’nın “silahların terör eylemlerinde kullanılacağını bilerek” hareket ettiği iddia edildi. Bu rol karşılığında kendisine 1 milyon dolar vaat edildiği kaydedildi.
Aşçı’nın, Temmuz ayında Bat Yam’da bulunduğu sırada bir silahı teslim alıp başka bir kişiye ulaştırmakla görevlendirildiği, ardından silahı evinin yakınında toprağa gömdüğü, sonrasında ise evinde sakladığı belirtiliyor. Daha sonra talimatla silahı fotoğrafladığı ve üçüncü bir kişiye teslim ettiği aktarıldı.
Bu eylemler nedeniyle Aşçı, “silah ticareti, taşıma ve bulundurma ile terör eylemine aracılık etme” girişimi suçlamalarıyla yargılanacak.
İki vatandaş daha devrede
Sınır dışı edilmesinin ardından Türkiye’ye dönen Aşçı’nın, faaliyetlerini buradan sürdürdüğü öne sürüldü. Ağustos ayında, daha önce İsrail’de inşaatta birlikte çalıştığı Yunus Özel ile yeniden bağlantı kurdu.
Pırıldar’ın talimatıyla, Özel’den Tel Aviv Merkez Otogarı çevresinde bir silah alışverişi organize etmesi istendi. Özel, belirlenen bir dükkândan para alıp başka birine teslim edecek, karşılığında silah ve mühimmat alacaktı. Ancak iki girişim de başarısız oldu. Silah teslimi gerçekleşmeyince, Özel kendisine ayrılan 5.000 şekeli aldı.
Bu sırada Aşçı ve Pırıldar, ağın yeni bir plan üzerinde çalışmasına karar verdi. Buna göre Aşçı ve Gökyer, Ürdün üzerinden yeniden İsrail’e gizlice girecek ve kaçak hattını içeriden yönetecekti. İki isim Türkiye’den Suudi Arabistan’a, oradan da Ürdün’e geçti. Plan, üç silahı yanlarında getirip İsrail’e sokmaktı; ancak örgüt içi anlaşmazlıklar nedeniyle silahlar teslim edilmedi.
Buna rağmen ikili, 19 Eylül’de sınırı geçmeye çalıştı ve İsrail ordusu tarafından yakalandı.
Gökyer’in de Aşçı’yla aynı dönemde İsrail’de bulunduğu, aralarındaki bağlantının o dönemde kurulduğu öğrenildi. Gökyer’in rolü, ülke içinde silahların toplanma noktasını oluşturmak ve finansal işlemleri yürütmekti. O da 1 milyon dolar vaat edilmişti.
Siyonist İsrail’in güvenlik birimleri, olayı “İran bağlantılı silah kaçakçılığı ağının bir uzantısı” olarak değerlendiriyor. Soruşturma devam ederken, sanıkların hangi örgütlerle bağlantılı oldukları ve Türkiye’deki temas ağlarının kapsamı henüz açıklanmadı.
Kaynak: Mira Haber
Mira Haber – Ortadoğu Bağımsız Muhabir Ajansı Tarafsız değiliz. Ancak Mirahaber'de sadece gerçekleri okursunuz.