image 2025 12 29 15 00 23

Husiler, Somaliland’ı gözetime aldı: “İsrail varlığı hedefimizdir”

İsrail’in, uluslararası hukukta tanınmayan Somaliland yönetimini resmen tanıması, Ortadoğu ve Afrika Boynuzu’nda yeni bir gerilim zincirini tetikledi

Yemen’deki Şii “Ensarullah” hareketinin lideri Abdülmelik el-Husi, bu adımı “bölgesel güvenliği hedef alan açık bir provokasyon” olarak nitelendirerek, Somaliland’da oluşabilecek herhangi bir İsrail varlığının “meşru hedef” sayılacağını duyurdu.

El-Husi, yayımlanan açıklamasında İsrail’in bu hamlesinin yalnızca Somali’nin toprak bütünlüğünü değil, aynı zamanda Yemen’i, Kızıldeniz’i ve Aden Körfezi’ni kapsayan geniş bir coğrafyayı istikrarsızlığa sürükleyeceğini savundu.

Açıklamada, İsrail’in Afrika Boynuzu’na uzanmasının askeri ve güvenlik boyutları açısından ciddi sonuçlar doğurabileceği uyarısı yer aldı.

Bölgesel tepki dalgası

İsrail’in Somaliland’ı tanıma kararı, İslam dünyasında ve Afrika’da da geniş çaplı tepkiyle karşılandı. Suudi Arabistan, Somali’nin birlik ve egemenliğine tam destek verdiğini açıklarken, bu adımı “uluslararası hukuku ihlal eden ayrılıkçı bir girişimin meşrulaştırılması” olarak tanımladı.

Riyad, Somali’de “paralel yapılar” oluşturulmasına yönelik her türlü girişime karşı olduğunu vurguladı.

Türkiye Dışişleri Bakanlığı da kararı sert bir dille eleştirerek, İsrail’in bu tutumunu “bölgesel ve küresel düzeyde istikrarsızlık üretmeye yönelik yeni bir örnek” olarak değerlendirdi.

Açıklamada, Tel Aviv yönetiminin Filistin devletinin tanınmasını engellemeye çalışırken, başka ülkelerin iç işlerine müdahale eden adımlar atmasının çelişkili olduğu ifade edildi.

Katar ve Mısır da benzer açıklamalarla karara karşı çıktıklarını duyururken, Afrika Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı da Somali’nin toprak bütünlüğünün korunması gerektiğini yineledi. Avrupa Birliği ise Somali’nin egemenliğine saygı çağrısında bulundu.

Kızıldeniz’deki güç dengeleri

Uzmanlar, İsrail’in Somaliland açılımını yalnızca diplomatik bir tanıma olarak değil, Kızıldeniz ve Aden Körfezi hattında stratejik bir hamle olarak değerlendiriyor. Bölgenin jeopolitik konumu, İsrail’e deniz yolları ve askeri erişim açısından yeni imkânlar sunabileceği gerekçesiyle tartışılıyor.

Bu gelişme, Gazze savaşının ardından Yemen’e yönelik saldırılarla adı anılan İsrail’in, çatışma alanını daha da genişletebileceği endişelerini artırmış durumda. Ensarullah hareketi ise, Gazze’deki ateşkes sürecine paralel olarak saldırılarını askıya aldığını hatırlatırken, yeni hamlelerin bu dengeyi bozabileceği mesajını veriyor.

Kaynak: Mira Haber

Bir Cevap Yazın