Amerikan CNN kanalı Suriye devriminin lideri olan Ahmed Hüseyin el-Şaraa yani bilinen adıyla Cevlani ile önceki gün gerçekleştirilen bir röportaj yayınladı.
CNN’nin, ABD’nin terör listesine eklediği bir grubun lideriyle röportaj yapması tartışmalara yol açarken, Cevlani’nin açıklamalarından önemli başlıklar şöyle sıralandı:
Cevlani, yaşla birlikte kişiliğin değiştiğini ve 40-50 yaşların, 20’li yaşlardaki gibi olmadığını, değişen şartlara direnmenin toplumu sağlıklı bir şekilde yönetemeyeceğini ifade etti.
“Bazen gerçekliğe uyum sağlamak çok önemlidir. Çünkü esneklik göstermeden belirli ideoloji ve ilkelere katı şekilde takılıp kalan biri toplumları etkili bir şekilde yönetemez. Suriye’de olduğu gibi karmaşık çatışmaların üstesinden gelemez.”
HTŞ ve onun oluşturduğu “kurtuluş hükümetinin” daha önce “aşırılıkçılar ve cihatçılar” tarafından zarar gören grupların haklarını koruyacağını ifade eden Cevlani, Hıristiyan ve diğer etnik ve dini azınlıkları, tek yönetim altında barış ve güvenlik içinde yaşamaları için çalışacaklarını sözlerine ekledi.
“Kaos dönemlerinde bazıları tarafından azınlıklara karşı bazı ihlaller yapıldı ancak biz bu meseleleri çözdük. Hiç kimsenin başka bir grubu yok etmeye hakkı yoktur. Farklı mezhepler yüzlerce yıldır bu bölgede bir arada yaşıyor ve kimsenin onları ortadan kaldırmaya hakkı yok. Herkesin haklarını koruyan ve güvence altına alan bir hukuki çerçeve olmalı. Esed rejiminin yaptığı gibi sadece tek bir mezhebe hizmet eden bir sistem olmamalı.”
Cevlani ayrıca İdlib’de tutuklulara işkence yapan sorumluları “adalet önüne çıkardığını ve bu işkencelerin “kendi talimatıyla yapılmadığını” iddia etti.
“Hapishanelerde yaşanan şiddet olayları bizim talimatımızla gerçekleşmedi. Olaylara karışanlardan hesap soruldu.”
Birilerinin hâlâ HTŞ’yi terörist olarak görmesinden duyduğu rahatsızlığı dile getiren HTŞ lideri, insanların etiketlere değil eylemlere göre karar vermesini istedi ve her zaman “cihatçı grupların şiddet içeren taktiklerine” karşı olduğunu, sivillere yönelik saldırılara zaman karışmadığını vurguladı.
“Bu etiketlemeler öncelikle siyasi ve aynı zamanda yanlış. Ben ‘terörist’i kasıtlı olarak sivilleri öldüren, masumlara zarar veren ya da insanları yerlerinden eden kişi olarak tanımlıyorum. Şahsen ben hiçbir zaman böyle şeyler yapmadım..”
Sharaa, yabancı birliklerin Suriye’den çekilmesini istediğini, Esad rejimi devrime yenik düştüğünde artık ülkede onların varlığına ihtiyaç kalmayacağını ifade etti.
“Bana kalırsa rejim düştüğünde sorun çözülecek ve artık Suriye’de yabancı güçlerin varlığına gerek kalmayacak.
İslami yönetimden korkan insanlar ya bunun yanlış uygulamalarına tanık oldular ya da bunu doğru anlamıyorlar. Biz bölgenin geleneklerine ve doğasına uygun bir yönetim şeklinden bahsediyoruz.
Suriye, tek bir yöneticinin keyfi kararlar aldığı bir yönetim sistemini değil, kurumsal bir yönetim sistemini hak ediyor.”
HTŞ örgütünün işlevinin sadece rejime karşı zafer kazanmanın bir yolu olduğunu ve bunun gerçekleşmesi halinde tasfiye edilebileceğinin sinyalini veren Cevlani, “kurtarılmış bölgelerin rehabilite edilmesiyle birlikte insanlar evlerine dönecek, Türkiye’deki pek çok mülteci de muhtemelen geri dönecek, Lübnan ve Ürdün’deki mültecilerin önemli bir kısmı, hatta Avrupa’daki mülteciler bile ülkelerini yeniden inşa etmek için geri dönebilecek” dedi.
Kaynak: Mira Haber