Tarihe gömülen gerçekler: Meclis baskını Atatürk’e nasıl yardım etti?[Videolu]

23 Şubat 1878’de İngiliz birlikleri, Osmanlı İmparatorluğu’nun başkenti İstanbul’da bulunan Meclis-i Mebusan’ı basarak dağıttı

İngilizlerin Meclis-i Mebusan’ı dağıtmasının perde arkasına ve bu olayın Atatürk’ün Osmanlı Devleti’nde yeni bir rejim oluşturmasına nasıl zemin hazırladığına gelin birlikte bakalım…

Olayın Arka Planı

 

1876 yılında I. Meşrutiyet’in ilanıyla kurulan Meclis-i Mebusan, Osmanlı’da artık anayasallık ve demokrasi gibi kavramların gündeme geldiğinin ayak sesleriydi. Meclis, padişahın yetkilerini kısıtlamak ve anayasal bir monarşi kurmak için reformlar talep ediyordu.

Bu durum, Avrupa devletlerinin, Osmanlı’da toprak bütünlüğünü korumak için kendi çıkarlarını gözeterek müdahale etmesine zemin hazırladı.

İngilizlerin Müdahalesi

93 Harbi olarak da bilinen 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nda Osmanlı’nın yenilmesi, Avrupa devletlerinin Osmanlı’nın iç işlerine karışmasına neden oldu.

Berlin Antlaşması’nın Osmanlı aleyhine olması ve Avrupa devletlerinin Osmanlı’nın mali durumunu kontrol altına alma girişimleri, mecliste tepkilere yol açtı.

Bu tepkilerden dolayı İngilizlerin yaşadığı korku ve endişe, çalkantıda olan Osmanlı Devleti’nin zor günlerinde rejim değişikliğine gitme amacını tetikledi. İngilizler, 23 Şubat 1878 tarihinde Meclis-i Mebusan’ı basarak dağıttı.

Atatürk’e etkisi

O dönemde Harp Okulu öğrencisi olan Mustafa Kemal için Meclis-i Mebusan’ın dağıtılması kaçırılmaz bir fırsattı. Bu olay, onda yeni rejimini harekete geçirmesinde rol oynadı. 

Mustafa Kemal, Meclis-i Mebusan’ın dağıtılmasının Osmanlı’nın siyasi sisteminin zayıflığının bir göstergesi olduğunu ileri sürdü.  Bu olaydan sonra ise, Osmanlı’yı modern bir devlete dönüştürmek ve demokrasiyi tesis etmek için büyük bir mücadeleye girdi.

 

Atatürk’ün rejimi aslında İngilizlerin gayesi

İngilizlerin Meclis-i Mebusan’ı basması, Osmanlı tarihinde önemli bir dönüm noktasıdır. Bu olay, Atatürk’ün yeni bir rejim oluşturmasına giden yolun önünü açtı.

Baskın, Osmanlı’nın siyasi ve sosyal koşullarının bir sonucu olarak ortaya çıkmış gibi tarih sayfalarında kaleme alınsa da, aslında bu durumun İngilizlerin Osmanlı’da yeni bir rejimin temellerini atma hedefi olduğu aşikar.

Bu görevi yerine layıkıyla getirecek tek kişi de ancak Batı ve Batı’nın emelleri için çalışan askeri okul öğrencisi Mustafa Kemal olabilirdi.

Kaynak: Mira Haber 

İlginizi Çekebilir

Hz. Muhammed’e hakarete sessiz kalan İran yönetimi skandalı!

İran’da Hz. Muhammed’e hakaret etmek oldukça büyük bir suç ve beş yıla kadar hapis cezası …

Fransa, 18 yaşından küçük genci IŞİD üyeliğinden tutukladı

Fransız istihbaratı, IŞİD adına saldırı planı yapmakla suçladığı 18 yaşından küçük bir Müslüman genci gözaltına …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir