O komutan nerede? ABD’nin iddiaları asılsız mı?

Geçtiğimiz günlerde, İsrail, Hamas’ın üst düzey askeri figürünün ölümünün ABD tarafından olağandışı bir şekilde duyurulmasının ardından akıbeti konusunda sessiz kaldı.

ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan Pazartesi günü düzenlediği basın toplantısında şunları söyledi:

“İsrail, Hamas’a karşı önemli ilerleme kaydetti… Hamas’ın üç numarası Mervan İsa, geçen hafta düzenlenen bir operasyonda öldürüldü.” 

İsrail, İsa’ya suikast girişiminde bulunulduğunu kabul etse de, onun ölümünü doğrulamaktan kaçındı. 

Adı açıklanmayan İsrailli yetkililer, Sullivan’ın açıklamalarının ardından Yediot Ahronot’a, İsa’nın öldürüldüğünden hala “yüzde 100 emin olmadıklarını” söyledi.

Yetkililer, onun ölümünün “çok muhtemel” olduğuna inandıklarını ancak temkinli olmayı tercih ettiklerini belirtti.

Hamas, İsrail ordusunun 10-11 Mart tarihleri ​​arasında Gazze Şeridi’nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında gerçekleştiğini söylediği İsa’ya yönelik rapor edilen saldırı hakkında resmi olarak yorum yapmadı.

‘Kanıtlanmamış iddialar’

Öldürme girişiminin açıklanmasından bir gün sonra, Hamas’ın üst düzey siyasi lideri Muhammed Nazzal, El Cezire’ye verdiği röportajda İsrail raporlarının “kanıtı olmayan, bir dizi kanıtlanmamış iddialar” olduğunu vurguladı.

Ancak Nazzal, bu tür konuların grubun askeri kanadı İzzeddin el Kassam Tugayları tarafından ele alındığını da sözlerine ekledi. 

El Kassam Tugayları, mevcut savaş sırasında öldürülen bazı alt rütbeli generaller de dahil olmak üzere, genellikle üst düzey liderlerin ölümlerini, ölümleri kesinleşip, onaylandıktan sonra duyurur.

Yediot Ahronot’a göre İsrail’in İsa’nın ölümünü doğrulama konusundaki isteksizliği, suikast girişimlerinin başarısı hakkında önceden varılan ve daha sonra asılsız olduğu ortaya çıkan sonuçlardan kaynaklanıyor. 

Hamas siyasi bürosu üyesi Ruhi Muştaha’ya düzenlenen saldırı yaşanan son suikastlerdendi.

Muştaha’nın geçen yılın sonlarında İsrail’in hava saldırısında öldürüldüğüne inanılıyordu ancak daha sonra sağ olarak ortaya çıktı. 

Kumandan muavini

59 yaşındaki İsa, El Kassam Tugayları genel komutanı Muhammed el Dief’in yardımcısı ve sağ koluydu.

Hakkında çok az şey bilinmesine rağmen, gruptaki en üst düzey askeri figürlerden biri olarak kabul ediliyor. 

İsrail ordusu İsa’ya yönelik gerçekleştirdiği 2006, 2014 ve 2021’deki önceki üç suikast girişiminde de başarısız oldu. 

Bureyc kampında, şimdiki İsrail’in Aşkelon bölgesinden, Filistinli mültecilerin çocuğu olarak dünyaya gelen İsa, genç yaşta Hamas’a katıldı. 

1987’de Birinci Filistin İntifadası’nın başlangıcında İsrail güçleri tarafından tutuklandı ve beş yıl hapis yattı.

1997 yılında Filistin Yönetimi tarafından gözaltına alındı ​​ve üç yıl daha parmaklıklar ardında kaldı. 

İsa, takip eden yıllarda Hamas saflarında yükseldi ve 2012’de İsrail hava saldırısında öldürülen Kassam Tugayları’nın eski ikinci komutanı Ahmed el-Caabari’nin yakın sırdaşı oldu. 

İsa, Caabari ile birlikte, 1.027’den fazla Filistinli mahkumun bir İsrail askeriyle takas edildiği 2011 Gilad Şalit mahkum değişimine yol açan İsrail ile dolaylı müzakerelerde etkili oldu. 

Müzakereleri koordine eden eski Alman istihbarat görevlisi Gerhard Conrad, Al Cezira ile yaptığı röportajda İsa’yı “titiz ve dikkatli bir analist” olarak tanımladı. 

Conrad’a göre İsa, Caabari’nin değiştirilecek mahkumların listesini koordine etmekten sorumlu ekibinin başındaydı. 

Yüksek rütbesine rağmen İsa yıllar içinde kamuoyunun önüne çok az çıktı. 2011 yılındaki anlaşmada serbest bırakılan mahkumların kabulü sırasında fotoğraf çekilmeden önce yüzü bilinmiyordu. 

2021’de Al Cezira ile yüzünü göstermeyen nadir bir röportajda yer aldı. 

O dönemde İsa, “İsrail’in zulmü ve işgali bizi günün her saatinde izlese de, Filistin’deki direniş, Allah’ın izniyle düşmanlarımızı ve müttefiklerimizi şaşırtacak” dedi.

Kaynak: Mira Haber