Katil İsrail’in zulmü minik kızın saçlarını döktü!

Filistinli çocuklar ölüm ve psikolojik travmayla burun buruna yaşıyor!

Her geçen gün onlarca insanın canice katledildiği masum memleket Gazze’de savaştan herkesten daha çok etkilenen masum çocuklar, savaşın getirilerinden biri olan açlık, eziyet ve travmalar ile baş başa yaşamak zorunda bırakılıyor.

Aynı hikayeyi paylaşan binlerce çocuktan sadece biri olan 8 yaşındaki Sama Tabeel de savaşın üzerinde bıraktığı etkiyle olabildiğince mücadele etmeye devam ediyor. 8 yaşındaki kız çocuğu Sama, yetişkinlerin bile dayanamayacağı bir psikolojik travmayı üzerinde taşıyor.

Sama, bu eziyetlerin bir sonucu olarak saçlarını kaybetti. Küçük kız, yaşadıklarını şu kelimelerle dile getirdi:

“Ne olduysa biz Refah’ta iken oldu. Bir anda Yahudiler gelip etrafa ateş etmeye başladılar. Uyuyorduk, korku içinde sıçradık. Annem bizi uyandırdı ve saat 12 gibi çıktık.”

Yerlerinden edilen Sama ve ailesi, hastaneye gittikten sonra bile Yahudilerin zulmünden kurtulamadılar.

“Endonezya Hastanesi’ne gittik, ve oraya vardıktan sadece yarım saat sonra üstümüzdeki kat bombalandı. Çok korktum, dehşet içindeydim ve oradan bir an önce ayrılmak istiyordum.”

“Eskiden saçlarımı örerdim”

Bu ana kadar bile yüzlerce yetişkinin katlanamayacağı kadar korku, Sama’nın minik vücuduna fazla geliyordu. Sadece birkaç gün içerisinde hayatı yerle bir olan Sama’nın sonrasında ise saçları döküldü.

“Han Yunus Kampı’na geçtikten 1 veya 2 gün sonra saçlarımı tarıyordum. Birden neredeyse tüm saçlarımın döküldüğünü farkettim. Çok üzülmüştüm. 7 Ekim’den önce her zaman doğum günüm için saçlarımı güzelce örerdim.”

Sama’nın annesi Olfat Tabeel, kızının bu anlarını şöyle anlatıyor:

“Kızım çok fazla psikolojik baskıya maruz kaldı. Bombardımanlar ve uçak sesleri onu korkutuyordu. Onun saçları korkudan döküldü. Onun gibi 8 yaşında bir kızın suçu ne? Herkes ona ‘kel misin, kanser mi oldun?’ diye soruyor.”

“Kızım bana; “Anne, Allah’a şükür kanser değilim, değil mi?” diyordu. “Saçlarım bir daha uzayacak, değil mi?”

Sama, bütün bunlarla kendi başına, 8 yıllık ömrüne sığmayacak kadar büyük bir sabır örneği göstererek başa çıkıyor.

“Kafamın üzerine bandana takıyorum. Bir keresinde sokakta oynarken bandanam düştü ve utandım. Bütün arkadaşlarım bana kanser olup olmadığımı sordu..”

“Kızım ölmek istediğini söylüyor”

Olfat Tabeel, kızının yürek yakan hikayesini anlatmaya şu sözlerle devam ediyor.

“Kızım bir gece uçakların sesinden uyandı ve kendini kollarıma attı. Eskiden bana ‘anne, ölmek istemiyorum’, derdi. Şimdi ise ‘anne, ölmek istiyorum,’ diyor! Kızım sadece 8 yaşında bir çocuk!”

Sama Tabeel, kendisinden yaşça büyük insanların bile kaldıramayacağı psikolojik ve fiziksel travmaları minik vücudunda sabırla taşıyor. Güçleri sadece Sama gibi çocuklara, binlerce isimsiz bebeğe yeten Yahudiler ise, 8 yaşındaki bir kızın onuru altında kalmaktan korkak ve acizler.

Kaynak: Mira Haber