İdlib’de Noel ışıkları tartışması: Şeriat söylemiyle uyumlu mu?

Suriye’nin İdlib ilinde 14 yıl aradan sonra Noel ışıklandırması yapılması, bölgenin yönetim anlayışı ve ideolojik iddiaları açısından yeni bir tartışmayı beraberinde getirdi. Uzun süredir “şeriatla yönetildiği” vurgulanan bir bölgede, Hristiyan inancına ait bir bayramın kamusal alanda görünür şekilde kutlanması, farklı çevreler tarafından sorgulanıyor.

Eleştirilerin odağında, bu uygulamanın “birlikte yaşama” çerçevesinde mi yoksa şeriat iddiasıyla çelişen bir normalleştirme süreci mi olduğu sorusu yer alıyor.

Hoşgörü ile meşrulaştırma arasındaki sınır

Noel’in, İslam inancına göre tevhit akidesiyle bağdaşmayan bir dinî anlayışa dayandığı hatırlatılarak, bu tür sembollerin kamusal alanda öne çıkarılmasının şer‘î açıdan tartışmalı olduğu vurgulanıyor.

Şeriat söylemi ve fiilî uygulamalar

İslam hukukunda gayrimüslimlerin can ve mal güvenliğinin korunması esastır; ancak bu ilke, İslam inancına göre bâtıl kabul edilen akidelerin ve bu akidelere dayalı bayramların kamusal alanda teşhir edilmesini meşru kılmaz.

Kur’an’da Allah’a evlat isnadı açık bir şekilde reddedilmişken, bu inanç üzerine bina edilen Noel gibi bayramların şeriat iddiasıyla yönetildiği ifade edilen bir bölgede süslemelerle görünür hâle getirilmesi, hoşgörü değil, inanç düzeyinde ciddi bir tutarsızlık olarak değerlendirilmektedir.

Klasik fıkıh kaynaklarında da gayrimüslimlerin dinî bayramlarının teşvik edilmesine veya kamusal olarak yüceltilmesine cevaz veren sahih bir delil bulunmamakta; bu tür uygulamalar, şeriatın akideyi koruma ilkesine aykırı kabul edilmektedir.

Algı yönetimi tartışması

Noel ışıklandırmasının sosyal medyada ve uluslararası haber hesaplarında öne çıkarılması, bunun bir “normalleşme vitrini” olarak kullanıldığı yorumlarına neden oldu. Eleştirel kesimler, ideolojik bir yönetim iddiası bulunan bölgelerde sembolik adımların, inanç temelli çizgilerin muğlaklaşmasına yol açabileceği uyarısında bulunuyor.

İdlib’de Noel ışıklandırması, yalnızca bir süsleme faaliyeti değil; bölgenin kimliği, yönetim anlayışı ve ideolojik iddiaları bağlamında çok katmanlı bir tartışmanın merkezinde yer alıyor. Şeriat vurgusuyla öne çıkan bir yönetim modelinde, bu tür uygulamaların hangi ilkelere dayandırıldığı sorusu ise yanıt beklemeye devam ediyor.

Kaynak: Mira Haber