image 2025 12 09 15 10 39

Esed’in son başbakanı: “İran, rejim düşmeden önce bizi yalnız bıraktı!”

Suriye diktatörü Beşar Esed yönetiminin 8 Aralık 2024’te devrilmesinden yalnızca iki gün önce, İran’ın hem diplomatik temsilciliğini hem de sahadaki askerî varlığını ülkeden tamamen çektiği ortaya çıktı

Esed döneminin son başbakanı Muhammed el-Celali, rejimin çöküşünden hemen önce yaşanan kritik gelişmelere dair çarpıcı bilgiler paylaştı. Celali, özellikle “Saldırıyı Caydırma” adı verilen operasyonun başladığı günlerde Suriye ordusunun savaşmak istemediğinin artık herkes tarafından görüldüğünü söyledi. Bu durumun, Esed’e, Rus yetkililere ve Tahran’a kadar ulaştığını vurguladı.

Celali, çatışmalar sırasında Humus ile Hama arasında kısa süreliğine ortaya çıkan, ardından hızla geri çekilen İranlı bir askerî birliğe dair söylentilerin yayıldığını belirtti. Ayrıca o günlerde, silah ve savaşçı taşıdığı belirtilen bir İran uçağının Hmeymim’e inişinin engellendiğine dair başka bir iddianın da kulaktan kulağa dolaştığını ifade etti.

Tüm bu işaretlerin birleşmesi sonucunda, “Suriye ordusu savaşa girmiyor, Rus ve İran güçleri sayıca savunma için yetersiz kalıyor; dolayısıyla kendi kendine destek olmayan bir yapıyı artık kimsenin ayakta tutamayacağı” kanaatinin hakim olduğunu dile getirdi.

Celali’ye göre tabloyu karartan bir diğer unsur ise, Lübnan Hizbullahı’nın Genel Sekreter Hasan Nasrallah’ın suikastı ve İsrail ile yaşanan yoğun çatışmaların ardından tamamen yorgun düşmüş olmasıydı. Hizbullah’ın müdahil olmaya çalıştığı ancak kısa sürede geri çekilmek zorunda kaldığı belirtildi.

6 Aralık sabahı verilen “son emir”

Öte yandan, Şam’da İran Devrim Muhafızları’na bağlı bir güvenlik merkezinde görev yapmış eski bir Suriyeli subay, 5 Aralık 2024’te İranlı komutanları tarafından acil çağrı aldığını daha önce aktarmıştı. Subay, 6 Aralık sabahı Şam’daki Mezze Filat Şarkiya bölgesindeki operasyon merkezine çağrıldığını belirtti.

Orada kendilerini karşılayan ve “Hac Ebu İbrahim” adıyla bilinen İranlı komutan, Suriye ordusundan İran komutası altında hizmet veren yaklaşık 20 kişiye, “Bugünden itibaren İran Devrim Muhafızları’nın Suriye’deki varlığı sona erdi” sözleriyle durumun vahametini açıkladı. Subayın aktarımına göre bu duyuru orada bulunan herkesi şoke etti.

Ardından komutan, personelden tüm kritik belgeleri yakmalarını, bilgisayarlardan tüm hard diskleri söküp imha etmelerini istedi ve şu cümlelerle ayrılık kararını netleştirdi: “Her şey bitti. Bundan sonra sizden sorumlu olmayacağız. Birkaç gün içinde sivil kimlikleriniz size ulaştırılacak.”

Rusya’nın “müdahale etmeme” vaadi

Suriye’nin yeni başkanı Ahmed Şara da daha önce yaptığı açıklamalarda, çatışmaların ardından Rus yetkililerle görüştüğünü, bu görüşmelerin Rusya’nın müdahil olmama taahhüdüyle sonuçlandığını ifade etmişti.

Savaş yılları boyunca İran’a bağlı milis güçler; Şam’ın kritik bölgelerinde, özellikle Mezze’de, Seyyide Zeynep çevresinde, başkent havalimanının yakınlarında ve Lübnan ile Irak sınırına uzanan noktalarda sürekli konuşlandı. Bu gruplar rejim güçleriyle birlikte operasyonlar yürüttü, eğitim faaliyetleri gerçekleştirdi ve sahadaki koordinasyonu sağladı.

Suriye ordusunun yıllar içinde dağılması ve kapasitesinin gerilemesiyle birlikte İran’ın nüfuzu, güvenlik merkezlerinden ortak askeri tesislere kadar genişledi. Ancak tüm bu yoğun varlık, 8 Aralık 2024’te muhaliflerin Şam’ı kontrol altına almasıyla sona erdi. Esed rejimi çöktü ve Beşar Esed daha sonra Rusya’dan insani sığınma talep etti.

Kaynak: Mira Haber

Bir Cevap Yazın