Suriye Devlet Başkanı Ahmed el-Şara’nın, geçtiğimiz haftalarda İdlib’in kuzeyinde, eski karargâhında yaptığı gizli bir toplantıda çevresindeki komutanları ve iş insanlarını sert şekilde uyardığı aktarıldı.
Toplantıya katılan kaynaklara göre Şara, dışarıda dizilmiş Cadillac, Range Rover ve Tahoe marka araçları işaret ederek “Hükümetin bu kadar yüksek maaş verdiğini bilmiyordum. Devrimin oğulları olduğunuzu unuttunuz mu?” dedi.
Daha önce duyurulmayan 30 Ağustos tarihli toplantı, Şam’daki resmi başkanlık ofisinden çok uzakta, Suriye’nin kuzeybatısındaki İdlib’de Şaraa’nın eski karargahında gerçekleşti.
Reuters toplantının “yolsuzlukla mücadele” gündemiyle yapıldığını yazdı. Ancak yerel gözlemcilere göre bu adım, Şara’nın kendi çevresinde hızla büyüyen çıkar ağlarını denetim altına almak ve muhalif sesleri susturmak için başlattığı bir iç temizlik hareketi.
“Cemal’in ofisi mühürlendi”
Haberde, Şara’nın kardeşi Cemal el-Şara’ya ait iş ofisinin mühürlenmesi de dikkat çekti. Cemal’in Şam’da kurduğu ithalat–ihracat şirketlerinin “yetki sınırını aştığı” iddia edildi. Ofisin kapısına kırmızı mühür vurulması, Şara’nın “aile içi dokunulmazlık tanımayacağı” mesajı şekline yorumlandı. Ancak analistler, bu hamlenin iktidar çevresinde korku yaratmaktan öteye geçmediğini belirtiyor.
Suriye Enformasyon Bakanlığı ise ofisin kapatıldığını doğrulayarak, “Cumhurbaşkanı hiçbir yolsuzluk iddiasına müsamaha göstermeyecek” açıklamasını yaptı. Fakat kaynaklar, bu tarz sembolik adımların uzun süredir “meşruiyet tazeleme” amacıyla kullanıldığını ifade ediyor.
Arabaların anahtarlarını mı istedi?
Şara’nın, İdlib’de yaptığı toplantıda, bazı üst düzey destekçilerini “lüks araç kullanmak”la suçlayıp araç anahtarlarını teslim etmelerini istediği de iddialar arasında. Ancak aynı kaynaklar, yolsuzlukla mücadele çağrısı yapan Şara’nın kendi ailesini bu kampanyadan muaf tuttuğunu; kardeşlerinin ve yakın çevresinin iş dünyasında etkili pozisyonlar elde ettiğini belirtiyor.
Esad rejiminin devrilmesinden bu yana 10 ay geçti. Ancak ülke hâlâ zorla tahliyeler, mülke el koymalar ve yolsuzluk iddialarıyla çalkalanıyor. Reuters’ın konuştuğu Suriyeli iş insanları, Esad döneminde olduğu gibi şimdi de tutuklu çalışanlarını kurtarmak veya işlerine devam edebilmek için yüz binlerce dolar rüşvet ödemek zorunda kaldıklarını söylüyor.
Bir sanayici, “Bir işçimin serbest bırakılması için 100 bin dolar verdim, işe geri dönmesi için bir 100 bin daha istediler” derken; bir diğeri, “25 bin dolar ödedim, belge bile vermediler” ifadelerini kullandı.
Batı medyası Şara’yı parlatıyor mu?
Reuters’ın haberinde Şara, “devrimi yolsuzluklara karşı temizleyen yeni lider” olarak resmediliyor. Batı medyası, Esad sonrası dönemde kendisiyle uyumlu yeni bir figür arayışındaydı. Şara’nın “sert ama reformist” bir profil olarak sunulması, bu çabanın yeni bir versiyonu olarak görülüyor.
Şara yönetimi, Beşşar Esed döneminden kalan güvenlik ve istihbarat kadrolarını birer birer kilit pozisyonlara yerleştiriyor. Pek çok suça karıştığı için idam edilmesi gereken eski rejim mensuplarının kısa süreli tutuklamaların ardından serbest bırakıldığı, buna karşılık muhalif görüşlü eski savaşçılardan yüzlercesinin kötü koşullar altında hapsedildiği, bazı önemli isimlerin ABD ile ortak dron saldırıları ile katledildiği biliniyor.
“Temizlik operasyonu”
“Temizlik” operasyonu olarak lanse edilen süreç, halk arasında “eski düzenin rövanşı” olarak görülüyor. Birçok Suriyeli, Esed döneminde işlenen suçların üstünün örtüldüğünü, hatta bazı isimlerin bugün “danışman” sıfatıyla cumhurbaşkanlığı çevresinde yer aldığını söylüyor.
Gerçekte ise Şara yönetimi, Esed’in baskıcı devlet geleneğini yalnızca farklı bir retorikle sürdürüyor. İdlib’den Şam’a uzanan bölgede muhalif sesler susturulurken, “devrim” söylemi giderek Batı’yla uyumlu merkezî bir otoriteye dönüşüyor.
Kaynak; Mira Haber, Reuters
Mira Haber – Ortadoğu Bağımsız Muhabir Ajansı Tarafsız değiliz. Ancak Mirahaber'de sadece gerçekleri okursunuz.