Halep polis karakolunda işkence: Genç hayatını kaybetti

Halep’teki Kallase karakolu cezaevinde gözaltında bulunan genç Abdulrahman Ca’col’un, adli tıp raporuna göre işkence sonucu hayatını kaybettiği bildirildi. Yerel kaynaklar, aynı karakolda Halep kentinden Necm Ca’col’un da öldüğünü aktardı.

Olay, bölge halkında büyük infiale yol açarken, geçmişte defalarca duyurulan “soruşturma komisyonları” ve “suçluların cezalandırılacağı” yönündeki vaatlerin boşa çıktığı yönünde tepkiler yükseliyor. Yerel yorumcular, Amerikan yönetiminin etkisinin açıkça hissedildiğini, uluslararası koalisyonun desteklediği ve Thomas Park liderliğinde iş birliği yapan istihbarat çevrelerinin, Sünnilerin ülke yönetimine ehil olmadığını göstermek için bu tür olayların önünü açtığını iddia ediyor.

Halep’teki Kallase karakolu cezaevinde gözaltında bulunan genç Abdulrahman Ca’col’un, adli tıp raporuna göre işkence sonucu hayatını kaybettiği haberi, yeni bir resmî açıklama ile tartışma konusu oldu.

Genel Güvenlik Müdürlüğü Halkla İlişkiler Ofisi Müdürü Mutaz Hattab, yaptığı yazılı açıklamada olayın seyrini şu şekilde aktardı:

Ca’col’un, bir motosiklet ve nakit para hırsızlığı suçlamasıyla gözaltına alındığını, 2 Ağustos’ta soruşturmanın tamamlanarak dosyanın kapatıldığını ve Kallase karakoluna “idari gözaltı” kapsamında sevk edildiğini belirtti. Bu aşamadan sonra prosedür gereği yeniden sorgulanamayacağını ya da müdahale edilemeyeceğini vurguladı.

Hattab’a göre Ca’col, gözaltına alındığında “H-Buz” olarak bilinen uyuşturucu maddeyi yüksek miktarda kullanmaktaydı. Gözaltında maddeye erişimi kesilince ciddi yoksunluk belirtileri ortaya çıktı. Görsel ve işitsel halüsinasyonlar, sürekli su isteme, yüksek ateş, tansiyon yükselmesi ve kasılma nöbetleri yaşadığı ifade edildi. Tutuklu tanıklarına göre, banyoda iki kez bayıldı ve bu esnada yere düşerken yaralandı. Fiziksel yapısının iri olması nedeniyle polislerin kendisini sürükleyerek çıkardığı, bu sırada vücudunda yüzeysel yaralar oluştuğu aktarıldı.

Hattab, ölümünden önceki son bir hafta içinde Ca’col’a herhangi bir darp veya kötü muamele yapılmadığını, ölümün muhtemelen nöbetlere bağlı kalp durmasından kaynaklandığını ileri sürdü. Adli raporda belirtilen “testis bölgesinde darbe” bulgusu için ise, bunun kasıtsız düşme sonucu olabileceğini, kasıtlı bir saldırı delili bulunmadığını söyledi.

Ancak, bu açıklamaya rağmen kamuoyunda ciddi soru işaretleri var. “2 Ağustos’ta idari gözaltıya alınmış bir kişi, aradan günler geçtikten sonra hâlâ uyuşturucu yoksunluğu krizi geçiriyor olabilir mi?” sorusu sıkça dile getiriliyor. İnsan hakları aktivistleri, hem ölümün koşulları hem de resmi beyanlarla adli tıp bulguları arasındaki tutarsızlıklar nedeniyle bağımsız bir soruşturma talep ediyor.

Kaynak: Mira Haber