Yıllar önce ülkesindeki baskıcı rejimden kaçarak Türkiye’ye gelen Özbek imam, bu yıl ikinci kez gözaltına alındı
Özbekistan’daki dini baskılar ve siyasi zulümden kaçarak Türkiye’ye sığınan Özbek imam Fazlıddin Parpiev, İstanbul’daki evine düzenlenen sabaha karşı operasyonla yeniden gözaltına alındı. Gözaltı, yaklaşan yılbaşı etkinlikleri öncesinde yürütülen ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından “IŞİD unsurlarına yönelik önleyici operasyonlar” iddiasıyla gerçekleştirilen bir “şafak operasyonu” olarak duyuruldu.
Parpiev’in gözaltına alınması, Nisan ayında yaşanan benzer bir sürecin ardından ikinci kez gerçekleşti. Sekiz ay önce gözaltına alınıp serbest bırakılan imamın bu kez vatandaşlığının iptali ve Özbekistan’a iade edilme ihtimali ciddi endişelere yol açtı.
Türkiye’den vatandaşlık aldı
Fazlıddin Parpiev, 2018 yılında Özbekistan’da imamlık görevinden alınmıştı. Bunun gerekçesi olarak, Özbek hükümetinin başörtüsü yasağına ve ülkedeki din karşıtı uygulamalara açık şekilde karşı çıkması gösterildi.
Parpiev, Rusya ve Çin çizgisindeki otoriter yönetim anlayışlarını ve Özbek rejiminin dini hayata yönelik sert baskılarını eleştirdiği için hedef haline geldi.
Artan baskılar nedeniyle Özbekistan’dan ayrılan Parpiev, 2018 yılında Türkiye’ye iltica etti. Yasal süreçlerin tamamlanmasının ardından Türk vatandaşlığı aldığı ve yaklaşık 7 yıldır Türkiye’de yaşadığı bildirildi.
Bu süre boyunca dini ve fikri faaliyetlerini Türkiye’de sürdüren Parpiev, özellikle YouTube kanalında Gazze’de yaşananlar ve Özbekistan’daki İslam karşıtı politikalar hakkında yayınlar yaptı.
Ailesiyle tehdit edildi
Parpiev’in yakın çevresi ve eşi tarafından yapılan açıklamalara göre, son aylarda Özbekistanlı yetkililer ve onlarla bağlantılı kişilerin Parpiev’i ülkesine dönmeye zorladığı, aksi takdirde yaşlı anne babasının ve ailesinin baskı ve takibata uğrayacağı yönünde tehditler savurduğu ileri sürüldü.
Ayrıca Parpiev’in, Türkiye’de kalmaya devam etmesi halinde “başına kötü şeyler geleceği” yönünde Özbekistan büyükelçiliği kaynaklı baskı ve tacizlere maruz kaldığı iddiaları daha önce de kamuoyuna yansımıştı.
Uluslararası insan hakları çevreleri ve Parpiev’in ailesi, Özbek imamın Özbekistan’a iade edilmesi halinde işkence, keyfi tutuklama ve uzun süreli hapis cezalarıyla karşılaşmasının kesin olduğunu belirtiyor. Eşi, Göç İdaresi Geri Gönderme Merkezi’ne sevk edilen Parpiev’in Türk vatandaşlığının iptal edilerek sınır dışı edilme riski bulunduğunu söyleyerek yetkililerden yardım çağrısında bulundu.
Edinilen bilgilere göre, Özbekistan yönetimi uzun süredir Türk makamları nezdinde Parpiev’in iadesi için diplomatik baskı uyguluyor.
Türkiye gerçekten “güvenli liman” mı?
Yaşanan son gelişme, Türkiye’nin geçmişte zulümden kaçan Müslümanlar için bir “güvenli liman” olarak görülen konumuna dair tartışmaları da yeniden gündeme taşıdı. Son yıllarda farklı ülkelerden gelen bazı dini figürlerin ve muhaliflerin, baskıcı rejimlere iade edilmesi kamuoyunda ciddi eleştirilere neden olmuştu.
Parpiev örneğinde de benzer bir sürecin yaşanmasından endişe ediliyor. İnsan hakları savunucuları ve yakın çevresi, işkence ve siyasi intikam riski açık olan bir ülkeye iadenin uluslararası hukuk ve vicdanla bağdaşmayacağını vurguluyor.
Gözler şimdi Türk makamlarının vereceği karara çevrilmiş durumda.
Kaynak: Mira Haber
Mira Haber – Ortadoğu Bağımsız Muhabir Ajansı Tarafsız değiliz. Ancak Mirahaber'de sadece gerçekleri okursunuz.