202208mena syria sna2

Türkiye, Suriye’ye askeri ekipman sevkiyatına hazırlanıyor

Ankara, bölgedeki güç dengelerini değiştirecek yeni bir adım atıyor. Bloomberg’in geçtiği bilgilere göre, Türkiye, Suriye’ye insansız hava araçları, füzeler ve hava savunma sistemleri de dahil olmak üzere kapsamlı bir askeri yardım paketi göndermeye hazırlanıyor.

Bu adım, sadece iki ülke arasındaki diplomatik normalleşme sürecinin değil, aynı zamanda Türkiye’nin Orta Doğu’da yeniden merkezî bir rol üstlenme politikasının da habercisi olarak görülüyor.

Bölgesel Harita Yeniden Çiziliyor

Kaynaklara göre sevkiyat planı, hem güvenlik alanında iş birliğini artırmak hem de sınır ötesi tehditleri kontrol altına almak amacı taşıyor.
Türkiye’nin bu kapsamda yerli üretim SİHA’lar, kısa ve orta menzilli füze sistemleri ile radar tabanlı savunma platformlarını Suriye’ye transfer etmeyi değerlendirdiği bildiriliyor.

Uzmanlara göre bu hamle, sadece askeri değil, jeopolitik bir mesaj niteliğinde:

“Ankara, artık yalnızca kendi sınırlarını değil, bölgesel dengeyi de koruma yetkisini elinde tutmak istiyor.”

Sahada Etki, Masada Güç

Türkiye’nin bu kararı, Suriye’deki güç boşluğunun kritik bir dönemde doldurulması anlamına geliyor.
Kuzey hattında artan güvenlik riskleri ve ABD-Rusya çekişmesi arasında Türkiye’nin kendi eksenini oluşturma çabası, bu sevkiyatla daha görünür hale geliyor.

Bazı analistlere göre Ankara, bu adımla hem Suriye yönetimiyle kontrollü iş birliği kurmayı hem de İran ve Rusya’nın bölgedeki ağırlığını dengelemeyi hedefliyor.

Uluslararası Tepki Bekleniyor

Henüz resmi açıklama yapılmasa da, habere ilişkin yankılar şimdiden diplomatik kulislerde hissediliyor.
Batılı diplomatlar, Türkiye’nin bu girişimini “bölgesel güç mimarisini yeniden inşa etme hamlesi” olarak nitelendirirken, bazı çevreler NATO–Rusya hattında yeni bir tartışma dalgası bekliyor.

Birleşmiş Milletler kaynakları ise, Suriye’ye yapılacak bu tür bir sevkiyatın uluslararası dengeyi hassaslaştırabileceği uyarısında bulundu.

Türkiye, uzun süredir sınır hattında süregelen tehditlere karşı “proaktif savunma” stratejisi izliyor.
Bu yeni askeri destek paketiyle birlikte Ankara, sadece bir müttefik değil, oyun kurucu bir aktör olarak sahneye dönüyor.

 

Bir Cevap Yazın