5 maddede Suriye’deki PKK kampları gerçeği

BM ve çeşitli devlet başkanlarının Suriye’de kamplarda tutulan kadın ve çocukların serbest bırakılması, ülkelerine adil yargılama ile dönülmesi için çağrıda bulunurken tüm dünya bu zulme hala sessiz…

Bu sessizlik süregelirken kamplarda yaşanan zulm ve işkence de içler acısı… İşte o bilinmeyen, göz yumulan gerçekler…

1. PKK teröristleri çok sayıda kadını çadırlarından kaçırıp korkunç koşullarda, bazen üç dört ay boyunca hapishane hücrelerine yerleştirirken, kimileri de çocuklarını geride bırakarak hiçbir sebep göstermeden süresiz olarak gözaltında tutuluyor.

 

2. BM PKK‘nın tutukladığı erkek çocuklarda ciddi tıbbi yardıma ihtiyaç duydukları belirtilmesine rağmen insani yardım kuruluşlarının erişimine izin verilmedi. BM tanığı PKK’nın erkek hapishanesi ziyaretinde gördüklerini şöyle dile getiriyor: “Bir deri bir kemik kalmış, kas kaybı olan, bariz travması olan, çift ampütasyonu ve anemik gözlemledim”

3. Gece çadırlara yapılan baskınlarda zaten kısıtlı olan eşyaları PKK milisleri tarafından çalınıyor. Nerdeyse her gece meydana gelen hırsızlıklar var. Kampta kalan bir kadının İngilizce olarak yaşadıklarını anlatan mesajın tercümesi:

18.07.2023 Al-hol Kampı 

Bugün bir arkadaşımı ziyarete gittim. Arkadaşım bana :” Biz PKK tarafından bize ait olan eşyalarımızın çalınması hakkında ana kapıya PKK askerleri ile konuşmaya gideceğiz.”

Hepimiz kapıya gittik, bütün kadınlar toplandı. Aramızdan birisi konuşmacı olarak PKK’nın kadın paramiliter kuvvetlerine konuştu. Aralarında tartışma yaşandı ve eşyaları geri vermediler. 

Duyduğum ve üzüldüğüm konu da çadırlara baskın yapan PKK askerlerinin Kur’an-ı Kerim’i alıp yere atması bunu engellemek isteyen kardeşleri de acımasızca dövmeleri idi. Kısacası çok zor günler geçiriyoruz.

Bize dua edin…

4. Suriye sıcaklıkların 44 °C yükselmesiyle Al Hol, ve Roj’da çadır ve çölün kavurucu ortamının şartları daha ağırlaştırması nedeniyle, onlarca çocuk ve yaşlı bayılması rapor ediliyor.

5. ICRC: Terör Örgütü PKK’nın kontrollündeki Al Hol  ve Roj’da Zorla Alıkonulmuş Çocuklar Hakkında; “Onlara hayallerinin ne olduğunu sorarsanız ‘bilmiyorum’ derler. Umudun, eğitimin olmadığı, yarın ne olacağını bilmedikleri bir kampta yaşıyorlar. Her gün korku ve şiddetin ortasında yaşıyorlar.”

BM Temsilcisi “Geçen yıl, kesin olarak 5 Haziran’da Al Hol’u bizzat ziyaret ettim. Kavurucu güneşin altında ıssız, genişleyen bir çadır kompleksi gördüm. 11 yaşındaki Iraklı bir çocukla tanıştım onunla yaptığım sohbet sonsuza dek hafızama kazınacak. Babası birkaç yıl önce büyük olasılıkla savaş alanında ölmüş. Annesi hastalık nedeniyle vefat etmiş. O ve altı kardeşi Al Hol gibi bir kampta tek başlarına hayatta kalmaya çalışıyorlardı. Çocuğun tek bir hayali vardı: Irak’a dönmek. Annesinin ona bahsettiği yerlere dönmek, yaşamaya değer bir hayata sahip olmak istiyordu. Alçak gönüllüğü, azmi, kararlılığı beni çok etkiledi. Iraklı çocuğun son sözleri hiç aklımdan çıkmıyor. “Hiç yaşamamak bu hayattan daha iyidir” dedi, ve o hıçkırarak ağlamaya başladı.”

Kaynak: Mira Haber