İsrail’i sarsan Gazze protestoları: Netanyahu ‘nun sonu mu yaklaşıyor?

Gazze Şeridi’ni çevreleyen İsrail topluluklarına yönelik Hamas liderliğindeki saldırıda 240 kişinin esir alınmasının üzerinden altı ay geçti.

O dönemde Gazze çorak araziye dönüştü. 33.000’den fazla Filistinli öldürüldü. Halen İsrailli asker ve sivillerin yanı sıra 11 yabancıdan oluşan 133 kişi esir tutuluyor.

Yarım yıl süren savaşın ardından İsrailli esirlerin ailelerinin sabırları tükeniyor ve tepkileri tırmanıyor. Netanyahu ve hükümeti üzerindeki baskıyı artırmak amacıyla Tel Aviv’den Kudüs’e kaydırılan, esirlerin iadesi çağrısı yapan gösterilere katılanların sayısı son günlerde hızla arttı.

Talepleri, Netanyahu’nun istifası ve yeni seçim çağrısında bulunmak için aynı alanı işgal eden hükümet karşıtı protestocuların talepleri ile de ortak bir zemin buldu.

Bu gösteriler Salı gecesi çevik kuvvet polisi ile polisin Netanyahu’nun ikametgahı yakınında dikilen güvenlik bariyerlerini aşmaya çalışmakla suçladığı protestocular arasında çıkan çatışmalara rağmen devam etti.

İsrail’de esirler hakkında ne yapılması gerektiği konusunda yapılan kamuoyu yoklamaları karışık mesajlar vermeye devam ediyor.

Pazar günü yapılan bir ankete göre halkın yaklaşık yarısı, tutsakların serbest bırakılmasının en büyük öncelikleri olduğunu söylüyor. Ancak, neredeyse dörtte üçü, bunun gerçekleşmesi için Hamas’ın tüm şartlarını kabul etmeyi reddetti.

Öte yandan, anketler yahudilerin savaşa verilen güçlü desteğinin devam ettiğini de gösteriyor. Son anketlere göre, sağcı ve dindar İsraillilerin çoğunun, esirlerin serbest bırakılmasından ziyade Hamas’ın yok edilmesine öncelik verdiğini açığa vuruyor.

Birçoğunun hemfikir olduğu şey, daha fazlasının yapılabileceği ve yapılması gerektiği yönünde. Pazar günü yapılan bir başka anket ise İsraillilerin yüzde 56’sının hükümetin tutukluların serbest bırakılmasını sağlamak için yeterli çabayı göstermediğine inandığını ortaya koydu.

Netanyahu’nun asıl görevi

Netanyahu, başından beri Gazze Şeridi’nde sürekli savaş yürütmenin, tutukluları serbest bırakmanın en iyi yolu olduğu konusunda ısrar etti ve bunun Hamas üzerinde baskı oluşturduğunu savundu.

Ancak Netanyahu’nun en önemli savaş hedefinin daha kişisel bir şey olduğu dünya tarafından idrak edildi:  Görevde kalmak! 

Ocak ayında yapılan bir ankete göre İsraillilerin yalnızca yüzde 15’i savaş bittiğinde Netanyahu’nun başbakan olarak kalmasını istiyor.

Netanyahu için Gazze savaşının sona ermesi yeni seçimler, siyasi kariyerinin sonu ve devam eden yolsuzluk davasına bağlı olarak özgürlüğünün sonu anlamına gelebilir.

İsrail ulusal güvenlik konseyinin eski başkan yardımcısı Eran Etzion, Netanyahu’nun “siyasi sonsuzluğu”nun Hamas’la müzakerelerde başlıca engel olduğuna inanıyor. Etzion şöyle ifade etti; 

“Netanyahu’nun hiçbir zaman rehineleri önceliği olarak belirlemediğini, başından beri bu savaşın hedefleri arasında olmadığını biliyoruz” 

“Baştan sona tüm davranışları, karşılamaya hazır olduğu bir tür ikincil hasar olduğunu gösteriyor.”

Hamas ile İsrail’in yanı sıra Katar ve ABD arasındaki müzakereler Mısır’ın başkenti Kahire’de devam edecek.

Bugün Hamas tam bir ateşkes, Filistinlilerin Gazze’nin kuzeyine dönmesi, İsrail güçlerinin bölgeden tamamen çekilmesi ve bir grup Filistinli mahkumun esirlerle takas edilmesi istiyor.

Bu arada Netanyahu, bırakın Gazze’yi tamamen terk etmeyi, savaşı bitirmeye bile niyetli görünmüyor.

Pazar günü “rehineler dönmeden ateşkes olmaz” dedi ama aynı zamanda yüzbinlerce Filistinlinin yerinden edildiği güney Gazze’deki Refah’ı işgal edeceğini söyledi.

Kahire görüşmelerine ilişkin karamsarlık

İsrailli eski bir rehine müzakerecisi olan Gershon Baskin, Hamas’ta temaslarını sürdürdüğü kişiler bulunmaktadır. Baskin;

“Doğrudan söyledikleri şey, değerlendirmelerinin Netanyahu’nun ciddi olmadığı yönünde olduğu. Herhangi bir anlaşma istemiyor ve İsrail sadece vakit kaybediyor” dedi.

“Her iki taraf da şimdi bir anlaşma istediğine dair bir karar almadıkça, anlaşmaya varmak biraz daha uzun sürebilir. Sorun şu ki Hamas savaşı sona erdirecek bir anlaşma istiyor ve ihtiyaç duydukları şartlara sahipler.”

Ancak şunu da ekliyor; 

“Amerika çok daha ciddi ve tarafları yeni müzakere turu için Kahire’ye getirmek konusunda her yerde baskı uyguluyorlar.”

Etzion aynı zamanda İsrail’deki siyasi liderlik ile kendisinin “profesyonel” olarak adlandırdığı, Mossad gibi müzakereleri yürüten çeşitli güvenlik servislerinin başkanları arasında da bir bölünme görüyor.

“Bir anlaşmaya varılabileceğini ve tercih ettikleri daha esnek pozisyonlarla halihazırda bu anlaşmaya varılabileceğini söyleyen profesyonellerden çok sayıda isimsiz bilgi ve çok sayıda mesaj geliyor” diyor.

Ancak Netanyahu’nun uzlaşmazlığının herhangi bir atılımın önündeki en büyük engel olmaya devam ettiğini ekliyor.

“Karar veren kişi hâlâ Netanyahu ve bu yüzden sıkışıp kaldık.”

Ayrıca esirlerin aileleri arasında da bölünmeler yaşanıyor.

Hükümet, kendi üzerindeki baskıyı hafifletmeyi umarak bölünmeleri körüklemekle suçlanıyor.

Baskin, “Duyduğuma göre hükümet rehineler konusunu siyasallaştırıyor ve rehine aile grubu içinde çatışmalar yaratıyor” diyor.

Esir aileleri, sağcı İsrail medyasında kendilerinin “düşman için çalışıyor” olarak yansıtıldığından ve sokakta fiziksel saldırıya uğradıklarından şikayetçi .

Hamas’ın elinde tuttuğu 19 yaşındaki asker Nimrod Cohen’in kardeşi Yotam Cohen, “Netanyahu bizi siyasi olarak, rehinelerin ailelerinin sola ilgi duyduğunu göstermek istiyor” diyor.

Ya İsrail’in güvenliğini koruyacağını ya da rehineleri serbest bırakacağını söyleyen bu denklemi çiziyor ki bu kesinlikle yanlış.

22 yaşındaki Cohen, İsrailli müzakerecilere yaklaşan Kahire görüşmelerinde bir anlaşma bulmaları için daha fazla yetki verildiği yönündeki son haberler konusunda iyimser değil.

Son üç aydır buna benzer şeyler duyduk ama zaman geçtikçe hiçbir şey olmuyor. Bu duygusal bir iniş çıkış ve biz hükümetin söylediklerine inanmıyoruz.

Etzion, “İnsanlar endişeli ve korkuyor” diyor.

“Savaşın doğru yönde gitmediğini ve bu hükümetin bu savaşı makul bir şekilde sonlandıramayacağını anlıyorlar.”

Kaynak: Mira Haber

Bir Cevap Yazın