Hamas, işgal güçlerinin Nuseyrat kampında yerinden edilmiş kişilerin sığındığı El-Cavni Okulu’nu hedef alarak en az 16 Filistinli’yi öldürdüğü 50’den fazla kişiyi yaraladığı saldırıyla ilgili açıklama yaptı
Hamas, Nuseyrat’ta yine katliam yapan İsrail ordusunun mücahitlerin UNRWA’ya bağlı bir kurum olan El-Cevni Okulu’nda olduğu yönündeki iddiaları için “tamamen yalan ve aldatmaca” dedi.
Hamas yaptığı açıklamada, “Bu suçlu düşman, işlediği suçları kamuoyuna karşı haklı çıkarmaya çalışıyor, Filistin halkını yok ederek ve Gazze Şeridi’ndeki yaşamın tüm unsurlarını ortadan kaldırarak uygulamaya çalıştığı açık hedeflerini kamufle ediyor” dedi.
Hamas’ın açıklamasında ayrıca sığınma evleri, okullar ve UNRWA tesislerinin sistematik olarak hedef alınıp tahrip edildiği, bunun sonucunda aralarında çocukların, kadınların ve yaşlıların da bulunduğu yüzlerce yerinden edilmiş kişinin öldürüldüğü belirtildi.
Açıklamada, “Hedef alınan UNRWA tesislerinin sayısı yüz doksan merkeze ulaşmış olup, bu durum faşist işgal hükümetinin suç niyetlerini ve halkımıza karşı faşist soykırım savaşını sürdürerek içeride mümkün olduğunca çok sayıda silahsız sivili yok etme ve cezalandırma çabalarını teyit etmektedir” denildi.
Hamas, uluslararası toplumdan bu saldırıları kınamak, durdurmak için çaba göstermek ve işgalci liderler arasındaki faillerin suçlarından dolayı hesap vermelerini sağlamak için kararlı bir duruş sergilemesini istedi.
Devam Eden Soykırım
Gazze Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre, İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze’de sürdürdüğü soykırımda 38 bin 98 Filistinli hayatını kaybetti, 87 bin 705 kişi de yaralandı.
Ayrıca, en az 11.000 kişiden haber alınamıyor ve evlerinin enkazı altında kaldıkları tahmin ediliyor.
İsrail’in başlattığı savaş, özellikle Gazze’nin kuzeyinde şiddetli bir kıtlığa yol açtı ve çoğunluğu çocuk olmak üzere çok sayıda Filistinli’nin ölümüne neden oldu.
İsrail’in saldırganlığı ayrıca Gazze Şeridi’nin dört bir yanından yaklaşık iki milyon insanın zorla yerinden edilmesine sebep oldu. Yerinden edilenlerin büyük çoğunluğu Mısır sınırına yakın, kalabalık güney kenti Refah’a göç etmek zorunda kaldı. Bu, 1948 Nakba’sından bu yana Filistin’deki en büyük kitlesel göç dalgası oldu.
Kaynak: Mira Haber