Amerika, Suriye’deki kamplardan bugüne kadarki en büyük geri dönüşünü gerçekleştirdi
Biden yönetimi Salı günü, Suriye Demokratik Güçleri (SDG) örgütü tarafından kontrol edilen kuzeydoğu Suriye’deki kamplardan beşi reşit olmayan 11 ABD vatandaşını ülkelerine geri gönderdi.
Altı Kanada vatandaşı, dört Hollanda vatandaşı ve sekizi çocuk olan bir Finlandiya vatandaşı da ABD’nin geri dönüşlerini kolaylaştırmasıyla kendi ülkelerine iadesi sağlandı. ABD, Kuveyt hükümetinin ve SDG’nin sürece yardım ettiğini söyledi.
Vatandaşlardan birinin kardeşi olan fakat ABD vatandaşı olmayan kişi de ülkesine geri gönderildi.
Bu, ilk kez Amerikalı olmayan birinin Suriye’den ABD’ye geri gönderilmesi anlamına geliyor. New York Times, ikisinin 2020 yılında ülkelerine geri gönderilen ve o zamandan beri terörizmi destekleme suçlamalarını kabul eden Abdülhamid el-Madiom’un oğulları olduğunu bildirdi.
Grupta Brandy Salman’ın ailesi de yer alıyor. New York Times’ın geçen yılın sonlarına ait bir raporuna göre ABD, bir süredir Salman’ı Suriye’den çıkarmak için çalışıyordu.
ABD Dışişleri Bakanlığı ülkelerine geri gönderilenlerin isimlerini açıklamadı ancak The New York Times’a konuşan iki yetkili isimsiz olarak bu kişilerin Salman ve dokuz çocuğu olduğunu ve bunların hepsinin ABD’de doğduğunu doğruladı. Çocukların yaşları ise 6 ila 25 arasında değişiyor .
SDG’nin İŞİD grubuna karşı zafer ilan etmesinden beş yıl sonra bile kuzeydoğu Suriye’de yaklaşık 30.000’i çocuk olmak üzere 55.000’den fazla kişi hâlâ tutuklu durumda.
Uluslararası Af Örgütü’ne göre, Suriye’nin kuzeydoğusundaki bu hapishanelerde İŞİD ile bağlantısı olduğundan şüphelenilen kişiler nedeniyle yüzlerce tutuklu işkence ve insanlık dışı muamele sonucu hayatını kaybetti.
ABD, ülkelere vatandaşlarını kuzeydoğu Suriye’den geri göndermeleri yönünde bir kez daha çağrıda bulundu.
Dışişleri Bakanı Antony Blinken’den yapılan açıklamada,
“Kuzeydoğu Suriye’deki yerinden edilmiş kişiler kampları ve gözaltı tesislerindeki insani ve güvenlik krizine yönelik tek kalıcı çözüm, ülkelerin vatandaşlarını geri gönderilmesi, rehabilite edilmesi, yeniden entegre edilmesi ve uygun olduğunda, yanlış eylemlerin hesap verebilirliğini sağlamasıdır.” diye belirtildi.
Dışişleri Bakanlığı geçen yıl, ABD’nin 2016’dan bu yana Suriye’deki kamplardan 25’i çocuk ve 15’i yetişkin olmak üzere 40 vatandaşını ülkelerine geri gönderdiğini söyledi.
Hükümetler sırt çeviriyor
Gazze savaşının bölgesel etkileri, Türkiye’nin SDG’ye yönelik saldırıları, IŞİD’in yeniden canlanacağına dair korkular ve ABD birliklerinin Suriye’de devam eden varlığına ilişkin belirsizlik nedeniyle artan istikrarsız bir güvenlik durumuyla karşı karşıya kalan geri kalanların kaderi hakkında endişeler artıyor.
Bu tutuklular çoğu yabancı uyruklu olan ve yakın zamanda kendi ülkelerine geri gönderilme ihtimalleri olmayan tutuklulardan oluşuyor.
BM insan hakları gözlemcileri, insani STK’lar, güvenlik politikası uzmanları, tutukluların aileleri, yerel yetkililer ve üst düzey ABD askerleri artık ülkelere vatandaşlarının sorumluluğunu üstlenmeleri çağrısında bulunanlar arasında yer alıyor.
Mart ayı başlarında Cenevre’deki BM İnsan Hakları Konseyi’ne bir rapor sunan Suriye Arap Cumhuriyeti Uluslararası Araştırma Komisyonu başkanı Paulo Pinheiro, kamplarda mahsur kalan çocukların durumunu vurgulayan hararetli bir savunma yayınladı. Savunmasında,
“Dünyanın unutmak isteyebileceği bir şey var ki, Bağuz’un düşmesinden beş yıl sonra Suriye’nin kuzeydoğusunda, yaklaşık 30.000 çocuk hukuksuz bir şekilde, zalimce ve insanlık dışı muameleye varan koşullarda alıkonulmaya devam ediyor. Tekrar edeyim: 30.000 çocuk beş yıldır tutuklu. Tüm devletlere çağrımız şudur: Çocukları serbest bırakın!” şeklinde belirtti.
9.000 erkek ve ergen erkek çocuğunun hapishanelerde tutulduğu, birçoğunun hasta ve yetersiz beslendiği belirtildi. Raporda, mahkumların tutukluluklarının yasallığına itiraz edemedikleri ve bazı durumlarda koşullarının “zorla kaybetmeyle eşdeğer” olduğu belirtildi.
BM raporunda, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’daki kamp tutuklularının Mısır, Lübnan, Fas ve Tunus’un “ülkelerine geri dönme çabalarının eksikliği” konusundaki şikayetlerine dikkat çekildi.
Herhangi bir geri dönüş belirtisinin bulunmadığı diğer ülkeler arasında Cezayir, Bahreyn, İran, Türkiye, Çin, Hindistan ve Pakistan yer alıyor.
Listede birçok Avrupa ülkesi olan, Çekya, Estonya, Polonya, Portekiz, Romanya ve Sırbistan bulunuyor.
Kaynak: Mira Haber