Suriye’nin güneyinde, Dürzi çetelerin işgali altındaki Süveyda ilinde bir haftadır süren sıcak çatışmaların ardından gelen “ateşkes anlaşması”, Suriye’deki Sünni Müslüman nüfusun öfkesini üzerine çekti. Zira bu sözde barış anlaşması, zaferin eşiğindeyken teslim olup geri çekilmek olarak okunuyor.
İsrail, Dürzilerin yenileceğini anlayınca plan değiştirdi
İlk günlerde, kendilerine hiçbir konuda problem çıkarmayan Ahmet Şara’nın bile kellesini isteyen açıklamalar yapan İsrail, Dürzi çetelerinin sahada üstünlük sağlayamayacağını anlayınca bu kez ABD ile iş birliği içinde Şara yönetimine ateşkes anlaşması dayattı.
Daha önce Şam’daki Savunma Bakanlığı’nı, Genelkurmay binasını hedef alan, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na hava saldırısı düzenleyen işgalci Siyonist rejiminin şimdi masaya oturması, gerçek niyetlerini ortaya koydu: bombalarıyla yenemediği Sünni halkı silahsızlandırmak ve Suriye direnişinin boynunu tamamen kırmak!
Anlaşma kapsamında ağır silahların teslimi istendi
Suriye Devlet Televizyonu’nun geçtiği bilgilere göre, anlaşma kapsamında Süveyda’nın tamamına genel güvenlik birimlerinin girişine izin verildi. Aynı zamanda tüm yerel silahlı grupların dağıtılması, ağır silahların teslim edilmesi ve milislerin resmi kurumlara entegre edilmesi planlanıyor.
Ancak sahadaki gerçek durum çok daha karanlık. Zira Dürzi grupların silahlarını teslim etmeyeceği şimdiden konuşuluyor. Teslim etseler bile, İsrail’in bu grupları yeniden silahlandıracağını tahmin etmek zor değil. Acı tecrübeler, işgalci Haçlıların taşeronlarına güvenilmeyeceğini defalarca kez gösterdi. Nitekim Irak’ta, Lübnan’da, Yemen’de ve şimdi de Suriye’de aynı senaryolar defalarca oynandı.
Anlaşmanın en tehlikeli boyutu ise Arap aşiretlerinin silahsızlandırılması. Direniş gücünü oluşturan bu halk birliklerinin susturulması, ABD-İsrail şer ittifakının Suriye içindeki operasyonlarını kolaylaştıracak.
Silahsızlaştırılan bir halk, düşman karşısında zayıf ve savunmasız hale gelir. Bu, Şara yönetimi eliyle Suriye’nin emperyalist şeytanlara karşı açık hedef haline getirilmesinden başka bir şey değil.
Katledilenlerin hesabı sorulacak mı?
Süveyda’daki Dürzi çetelerinin elinde yüzlerce Sünni Müslüman katledildi. İnsanlar diri diri yakıldı, binaların tepelerinden atıldı, bedenleri kurşunlarla delik deşik edildi. Bu kadar vahşetin üstüne, mücrimlerin başları ezilecekken imzalanan “anlaşma”, hangi halkı, kimden koruyor?
Suriyeli halkı öfkeli. Süveyda’nın İsrail beslemesi Dürzi haydutlardan tamamen temizlenmesi bu kadar yaklaşmışken, Şara’nın ABD-İsrail dayatmasıyla imzaladığı bu anlaşma zafer değil, zaferin önünü kesen bir yenilgi olarak görülüyor.
Kaynak: Mira Haber
Mira Haber – Ortadoğu Bağımsız Muhabir Ajansı Tarafsız değiliz. Ancak Mirahaber'de sadece gerçekleri okursunuz.