Gazze’de Fırtına Alarmı: İsrail Katliamdan Sıyrılırken Halk Çaresizliğe Terk Edildi
“Barış anlaşması” adı altında işlediği katliam ve soykırım suçlarından hesap vermeden kurtulan İsrail, Gazzelileri yokluğa ve ölüme terk etti.
Filistin Meteoroloji Dairesi Cuma günü için sağanak yağış ve kuvvetli rüzgar uyarısı yaparken, Gazze’de asıl fırtına çoktan kopmuş durumda. İsrail’in aylar süren katliamının ardından yıkıntıların arasında, çadırlarda yaşam mücadelesi veren Filistinliler, şimdi de çetin kış şartlarının gazabıyla yüz yüze.

Çadırlar Mezar Olabilir
Gazze Sivil Savunma, özellikle çadırlarda yaşayanlara acil talimatlar vererek sığınakları güçlendirmeleri, kum bariyerleri kurmaları ve bombalanmış, her an çökebilecek binalardan uzak durmaları çağrısında bulundu. Kıyı bölgelerindeki aileler ise kuvvetli rüzgar ve olası sel tehdidiyle karşı karşıya.
Ancak gerçek soru şu: İsrail’in iki yıl boyunca bombaladığı, altyapısını yok ettiği, her şeyini elinden aldığı insanlara şimdi “kum bariyeri kur” demek ne kadar vicdani?

125 Bin Çadır Barınmaya Uygun Değil
Gazze Medya Ofisi’nin açıkladığı rakamlar dehşet verici: 135 bin çadırdan 125 bini, yani yüzde 93’ü artık barınmaya uygun değil. Son iki kışta çadırlar sular altında kaldı, parçalandı, uçtu.
Nuseyrat kampında yaşayan bir baba şu sözlerle durumu özetledi: “Sanki insanlar akan bir yağmur suyunun üzerinde uyuyor gibi.”

Sözde Barış, Gerçekte Sorumsuzluk
İşte tam da burada kritik nokta ortaya çıkıyor: İsrail, ABD destekli “ateşkes anlaşması” ile bu katliamdan hesap vermeden sıyrıldı. Aylarca sistematik bir yıkım gerçekleştirdi, Gazze’yi bütünüyle yaşanmaz hale getirdi, yüz binlerce insanı yerinden etti. Sonra? Hiçbir şey olmamış gibi “barış” masasından kalktı.
Filistinliler şimdi İsrail’in yarattığı felaket sonrasında tek başlarına hayatta kalmaya çalışıyor. Çadırlar yırtık, insani yardım kesilmiş, altyapı yok edilmiş. Ve İsrail, sanki hiçbir suçu yokmuş gibi dünya sahnesinde varlığını sürdürüyor.
Yardım da Yok, Hesap da
Yerel medyanın bildirdiğine göre, İsrail sözde ateşkes anlaşmasındaki hükümlere rağmen insani yardım malzemelerinin girişini kısıtlamaya devam ediyor. Yani bir yandan “barış” imzası atılıyor, öte yandan Gazzeliler açlığa, çaresizliğe ve ölüme terk ediliyor.
Bu, hesap vermeden kurtulmanın en vahim örneği. İsrail, yarattığı insanlık dramının bedelini ödemeden, uluslararası toplumun sessizliği eşliğinde bu katliamdan sıyrıldı.
Kaynak; Mira Haber
Mira Haber – Ortadoğu Bağımsız Muhabir Ajansı Tarafsız değiliz. Ancak Mirahaber'de sadece gerçekleri okursunuz.