Mira Haber – Ortadoğu Bağımsız Muhabir Ajansı Tarafsız değiliz. Ancak Mirahaber'de sadece gerçekleri okursunuz.
Suriye’nin kuzeybatısındaki İdlib’de, çoğunluğu Ermeni Hristiyanlardan oluşan Yakubiyah köyünde bulunan Aziz Anna Kilisesi, yıllar sonra yeniden açıldı. Ermeni Ortodoks takviminin en önemli günlerinden biri sayılan Aziz Anna Yortusu vesilesiyle düzenlenen törende kilisenin çanları çaldı, Halep ve Lazkiye’den gelen cemaat üyeleri ayinlere katıldı.
Başpiskopos Makar Aşkaryan’ın yönettiği tören, Batı basını tarafından “çoğulculuğun dönüşü” şeklinde servis edilerek alkışlandı. Oysa bu manzaranın ardında büyük bir çelişki saklı: Aynı topraklarda, sadece tevhid davetini dillendirdiği için Müslümanlar zindanlarda çürütülüyor, fikirlerini açıkça ifade eden gençler en ağır işkencelere maruz bırakılıyor.
Hristiyanlar Şara yönetimiyle nefes aldı
2013’te bölgede yaşanan şiddet olaylarının ardından köyden yüzlerce Ermeni aile göç etmişti. Ancak son yıllarda Şara yönetiminin önünü açtığı adımlar sayesinde bu ailelerin pek çoğu geri döndü, kiliseler yeniden açıldı, dinî semboller aleni şekilde kullanılmaya başladı.
Hristiyanlara gösterilen lütufkar müsamahaya karşılık, Müslümanların kamusal alandaki en küçük muhalif fikrine dahi tahammül edilmiyor. İdlib hapishanelerinde çok sayıda dava ehli, alim ve mücahit, yalnızca şeriatın hâkim kılınmasını dillendirdikleri için hücrelere atılıyor. Bu gerçek, Batı’nın pompaladığı “din özgürlüğü” masalının kime hizmet ettiğini açıkça ortaya koyuyor.
Yakubiyah’taki kilisenin açılışı bir yönüyle Suriye’deki kırılgan mozaiğin gösterildiği bir sahne gibi sunulsa da, aslında Müslümanlara reva görülen baskı ve zulmü daha görünür kılıyor. Bugün kilise çanları özgürce çalarken, Allah’ın kelimesini yükseltmek isteyen Müslümanların sesleri demir parmaklıklar ardında kesiliyor.
Kaynak: Mira Haber