Mira Haber – Ortadoğu Bağımsız Muhabir Ajansı Tarafsız değiliz. Ancak Mirahaber'de sadece gerçekleri okursunuz.
Ürdün Kralı 2. Abdullah, Trump ile görüşme öncesi Şara’ya karşı bir suikast gerçekleştirilebileceğine dair uyarıda bulundu
ABD’li bir senatörün aktardığına göre Ürdün Kralı, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara’nın ABD Başkanı Donald Trump ile gerçekleştireceği görüşme öncesi, ABD’yi Şara’ya karşı suikast düzenlememesi konusunda uyardı.
Demokrat parti senatörü Jeanne Shaheen, Perşembe günü ABD Senatosu’nda gerçekleşen bir oturumda şu ifadeleri kullandı:
“Dış politika alanında bazı çevrelerden kulağıma gelen, Suriye hükümetinin yeni lideri Ahmed el-Şara’nın olası bir suikastı gibi endişe verici söylentiler alıyorum.”
Shaheen’in anlattıklarına göre Ürdün Kralı Abdullah, bu iddiaları öğrendikten sonra ABD’yi, Şara’ya karşı olası bir suikast girişimine karşı uyardı:
“Kral Abdullah’ın bize dikkat çektiği şeylerden biri, bu tür bir lider değişikliğinin Suriye’de topyekun bir iç savaş çıkaracağıydı. Bu durum, ülkeyi ileriye taşıma fırsatından yararlanmamız için iyi olmazdı.”
Shaheen bu açıklamaları, Trump’ın Yakın Doğu’dan sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcılığına aday gösterdiği Joel Rayburn’a yönelttiği sorular sırasında yaptı. Rayburn, Trump’ın ilk döneminde Suriye özel temsilcisi olarak görev yapmış ve sert politikalarıyla tanınıyordu.
Bu açıklamaların yapıldığı hafta yaşanan gelişmeler ise oldukça dikkat çekiciydi. Trump, üst düzey yetkililerini ve İsrail’i şaşırtarak Suriye’ye yönelik 1979’dan bu yana süren tüm yaptırımları kaldırdığını duyurdu.
Trump, Çarşamba günü Şara ile gerçekleştirdiği görüşme sonrasında gazetecilere yaptığı açıklamada, Şara için “Genç, çekici biri. Sert biri. Güçlü bir geçmişi var. Savaşçı,” sözleriyle övgü dolu ifadeler kullanmıştı.
Rayburn ise, suikast iddialarıyla ilgili soruya, “Bu tür bir girişimden haberdar değilim. Ancak bu, başkanın son günlerde Şaraa hakkında yaptığı açıklamalarla kesinlikle örtüşmüyor,” yanıtını verdi.
“Şara’dan taviz koparmayı bekliyorduk”
Trump’ın yaptırımları kaldırma ile ilgili sürpriz kararı Riyad’da alkışlarla karşılanırken Trump’ın kendi kadrosunda bazı rahatsızlıklar yarattı. Özellikle yaptırımların “hafifletilmesini” destekleyen bazı Dışişleri yetkilileri bile bu karardan pek memnun olmadı.
Bir bölge yetkilisinin verdiği bilgiye göre, Trump’ın açıklamasından sadece birkaç gün önce ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Suriye danışmanları, yabancı muhataplarına yaptırımların süreceğini söylüyordu.
Bu süreçte Trump’ın Ulusal Güvenlik Konseyi’nde sert görüşlere sahip bazı isimler, yaptırımların kaldırılmasını geciktirerek Şara’dan “taviz koparma” çabasında olduklarını dile getirdi.
Demokrat Senatör Chris Murphy, Perşembe günü Trump yönetimindeki üyelerin, onun yaptırım kararını “sabote etmeye” çalıştığı konusunda uyardı.
Joel Rayburn, bir oturumda, “Başkanın hedeflerini ve girişimini destekliyorum. Bu, yeni bir sayfa açmak için büyük bir fırsat. Başkan cesur bir adım atıyor ve beklentileri var,” dedi.
Beyaz Saray’a göre Trump yönetimi, Şara’dan tüm bunlara karşılık Filistinli ve yabancı savaşçıları Suriye’den çıkarmasını ve IŞİD’e karşı mücadele etmesini istiyor.
Trump ayrıca Suriye’nin İsrail’le ilişkileri normalleştirmesini de görüştüklerini belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Kendisine, işler düzeldiğinde [İbrahim Anlaşmalarına] katılacağını umduğumu söyledim. O da ‘Evet’ dedi. Ama yapılacak çok işleri var.”
Biden yönetimi 2025’in başlarında, ABD’nin terör listesindeki HTŞ lideri Şara’nın başına konan 10 milyon dolarlık ödülü kaldırmıştı. Üzerindeki “küresel terörist” statüsü de, uzmanlara göre Trump görüşmesinden sonra kalkabilir.
Şara’nın bu noktaya gelmesine yardımcı olan en yakın dış destekçisi ise Türkiye. Trump, Salı günü yaptığı açıklamada, yaptırımları kaldırması yönünde Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın kendisini ikna ettiğini söylemişti.
Yine Türkiye’nin katkısıyla körfez ülkeleriyle arasını düzeltmeye başlayan Suriye’nin İsrail ile normalleşmesi için yürütülen görüşmelere BAE arabuluculuk yapıyor.
Kaynak: Mira Haber, MEE